ADALET ŞİİRLERİ

ADALET ŞİİRLERİ

Mehmet Şahan

İnsanoğlu, iyi dinle duy beni,
Bihakkın teslimi bize adalet.
Gerekirse saf yerine koy beni,
Kararı bırakmaz size adalet…

Yetimin hakkını yedirmez asla,
Haklıyı haksıza ezdirmez asla,
..

Devamını Oku
Nalan Uzer

Yaşam doğumla ölüm arasında kocaman bir zaman dilimi.Bu zaman diliminde yaşananlar kişiden kişiye değişen tam bir çifte standart, "adalet" sadece literatürde bir söz.

Yasamin, basindan baslayalim örneklere; bir çocuk doğar el bebek gül bebek, imkanlar içerisinde. Oyuncakların envai çeşiti, büyümesi için gereken besinlerin her türlüsü. Hatta yurt dışından getirilen özel mamalar, hormonsuz gıdalar için dökülen paralar..Daha adımını atar atmaz kreş, ana okulu seçimi..Çocuk sosyal olmalı.. Eh, imkanlar da musaade ediyorsa, olmalı tabi..Okul çağı gelir; hangi özel okula versek daha iyi olur düşüncesi..Para pul önemli değil, iyi yetişsin çocuk yeter ki..Ilkokul çağlarında yabancı dil öğrensin, bunlar güzel şeyler elbette, sen imkandan haber ver..

Gelelim çifte standart durumuna...Ve bir çocuk doğar kenar mahallenin birinde..Doğduğu anda sımsıkı sarılır anasının memesine, en vitaminli yemeğinin ana sütü olacağını bilir gibi.Ne bulursa onu yer, en lüks yiyeceği tarhana..Içinde sütü var, yoğurdu var, domatesi var daha ne olsun ki.Oyuncak olarak bir naylon bebek, koca bir çocukluğu taşır gider...Okul çağı geldiğinde, eve en yakın devlet okulu hangisi ise ona yazdırılir..Uzun vadeli öngörü için hiç şansı yok..Lüks onlar..Ne yapsınlar şartlar işte...

Sonra ergenlik, gençlik; bazıları için ne kadar renklidir..Marka kıyafetler, marka eğlence yerleri ve gönlünce para harcama.Yurt içi, yurt dışı seyahatler.
..

Devamını Oku
Fahri Bulut

İLAHİ ADALET
Zalimlerin şerrinden, mazlumlar ağlaşıyor,
Cemaate dokunan, Silivri’de yanıyor,
Cumhuriyet istiklal, bu günler tanınmıyor,
İlahi adalet sen çok geç kaldın nerdesin?

Geç kalan bir adalet adalet olmaz derler,
..

Devamını Oku
Vecdi Murat Soydan

“BERLİN’DE HAKİMLER VAR “

* Memleketin nasıl yönetildiğini anlamak mı istiyorsunuz; onun müziğine kulak veriniz. Nerede güzel eserlerden oluşmuş uyum vardır, orada adalet ve erdem hüküm sürer. Konfüçyus

Adalet deyince akla ilk gelen, herkesin hemen hemen bildiği bir deyim vardır: “Berlin’de hâkimler var! ..” Deyim nerden geliyor, hikayesine bakalım:
Prusya Kralı büyük Frederik, Postdam ormanlarında gezinirken bir değirmenin bulunduğu tepenin yanındaki alçak bir tepe üstünde durur ve değirmeni satın alarak yerine bir saray yaptırmak ister. Fakat değirmenciyi bu satışa bir türlü razı edemez. Kral değirmenciyi ikna etmek için önce değirmene değerinin kat kat üstünde bir meblağ ödemeyi teklif etse de Sans-Souci, “Olmaz! satılık değil bu değirmen.” der. Kral bu cevaba kızar ve “ Sen benim Prusya Kralı olduğumu bilmiyor musun yoksa? ” diye sorunca, “ Biliyorum, biliyorum” der Sans- Souci, “Sen de benim bu değirmenin tapusu ile sahibi olduğumu bil.” diye cevabı yapıştırır.Kral iyice köpürür ve “ Zorla alırım o halde.Bakalım o zaman ne yapacaksın? ” der.Değirmenci bu söz üzerine hiç telaşa düşmeden: “Berlin’de hakimler var.” cevabını verir. Kral bu cevap üzerine ıslah ettiği mahkemelerin adaletine kendi aleyhinde de güvenildiğini anlar ve bu yel değirmeninin Prusya Krallığı devam ettikçe korunmasını ister ve onun daha altında olan tepeye sarayını diker ve adını da Sans-Souci Sarayı koyar.
Şimdiki örnek de ecdadımızdan: Bursa’daki Ulu Camii’nin ana kubbesinin tam altında 18 köşeli bir şadırvan vardır. Hiçbir camide olmayan, Ulu Cami’yi diğerlerinden ayıran bu özelliği mimarın estetik kaygısı sanırsanız yanılırsınız. Yıldırım Beyazıd dönemi eseri olan cami ve şadırvanın hikâyesi şöyle:
..

Devamını Oku
Bayram Kaya

Kısacası özel mal, mülk edinme; haksızlık, hırsızlık yapma; gasp etme, hile yapma; harama el uzatma; zalim olup zulüm etme gibi mülkiyetçi oluşmaların tezahürünü, animistin bilmesine olanak yoktu.

Ölükle hesaba çekilme, mülkçü, köleci çelişkinin adaletçi duygusu oluşla; bunu bir animistin bilmesi olası değildir.

Malı müsadere edilmiş (haksız el konmuş) bir güçsüzümüz; bu dünyada sağlanamayan kişi haklarını öte dünyada kurulan divan ile sağlayacaktı. Bu anlayış ancak, özel mülkiyetin zulmü karşısında zayıf olanın yansıyan bir anlayıştı belagattir.

Bu kabilden olur, zaman ve zemin üretim ilişkilerine denk düşen öznel gelişmeli sınıf anlayışlarımız; toplumların cari uygulamalarıyla işlerlik ve somutluk kazandılar.
..

Devamını Oku
Sinan Karakaş

Denetim, denetim, denetim,
Eğitim,Eğitim,Eğitim,
Adalet, Adalet,Adalet,
Dağıtım,Dağıtım,Dağıtım,
Yoksa bitmez
Ağıtım Ağıtım Ağıtım.
..

Devamını Oku
Duran Doğan

Adalet istiyorum özünde var olan
Adalet istiyorum kendi ayakları üzerinde duran,
Adalet istiyorum yoğrulmuş maya olan,
Uygulamada gerçek olup sistemde taraf bulan.

Adalet: haklıya hakkını vermek,
Aynı zamanda vatanı sevmektir.
..

Devamını Oku
Aşık Mahmut Çelikgün

Kendin ferman yazıp okumuyorsun
Demek ki zır cahil körsün adalet
İşte hüküm deyip şakımıyorsun
Bülbül gibi dut mu yersin adalet...

Hırsızları himayene alırsın
Ülke talan olmuş, bakıp kalırsın
..

Devamını Oku
Bayram Kaya

Bunların adım adım birikmeleri ve tek tek girişen ilişkileşmeleri; günün birinde, bu gelişme ve girişmeleri, hepsinin de bir arada olduğu, süredurum ilişkileşme girişmesi olacağı da kaçınılmazdır. İsa dönemine gelindiğin de, bunların en vahşi dönemlerinin çoktan oluşmuş şekilde sürer olduğu ve de diğer yandan da artık yeni bir devrimci değişmelere (feodalizme) yüz tuttuğu görülecekti. Bunların bir arada girişmesi, çatışmalarla ortalama bir değerde dengeye gelecektir. Ki çatışma ve kavgalar önlene bilsin idi. Artık köleler merhametle(!) öldürülmeyecekti.

Ama köleler de (mülksüzler de) aç kalmamalıydı. Mülkten, mülkü olmayanlara (kölelere) sadaka ve zekât vererek bunların yaşamalarına da acınmalıydı. Köleler, merhametle yaşar olsunlaydı ki, hem köle olarak artık ürün üretebil sinlerdi. Hem de, talan ve kin gibi öççü duygu oluşmaları sönümletilmeli idi. Gösterilen bunca merhamete karşın, bunlar da, eşek değillerdi ya(!) nankör olmamalıydılar. Veli nimetlerine daima saygılı olmalıydılar. Bükemedikleri eli öpmeliydiler. Sanki el bükmek gibi bir zorunlulukları varmış gibi!

Yani çember üzerinde başlangıç ve son aynı yerdir. Bu yüzden başlangıç ile son karıştırılır. Doğanın işleyişinde adaletçi olmak gibi bir zorunluluk ve lüks yoktur. Mülk bir nedense, adalet bir sonuçtur. Bu adalet anlayışı doğal bir işleyiş olmayıp, insansal etkimeli bir eylemselliktir. Adalet toplumsal olanın doğal bir parçasıdır. Ve daima öznel sübjektiviteleri içerecektirler. Süreç başladıktan sonrada sonuçlar neden gibi davranıp bazen mülkü belirleyeceklerdir.

İnsanlar, süreç içinde bunları karşılıklı etkimeli (diyalektik) giriştirecektir. Mülk nesnel gerçekçidir, adalet öznel hakikattir. Artık olaylar böyle bir görünümle girişirler. Ki bu görünüşler de, şüpheci ve analizci olmayan bilgisizliğimizin de yanılsama kaynağı olmuştur. Olayları bu tür anlayışlar üzerinde, söyleşilenleri dinler ve anlar olmalarımız da, bir inançlaşma ve bir tekil mantığın ürünü oluşudurlar.
..

Devamını Oku
Ahmet Kemal

DÜNYA OSMANLIYI BEKLİYOR

Dün dünya Osmanlı ile barış ve adalet içinde yüzüyordu, bu gün emperyalist devletlerin elinde zulüm altında inim inim inliyor. Osmanlı yok edildiği günden beri adalet dünya yüzeyinden silindi, süpürüldü. Onun yerini sömürü, kargaşa ve zulüm aldı.
Bu gün tüm dünya o günleri hasretle anıyor ve dört gözle ondan bir işaret bekliyor. Herkes ve her şey Onu arıyor. Katledilen çocuklar, bombalanan şehirler, öldürülen masumlar. Filistin, Gazze onu bekliyor, Mısır onu bekliyor, Arakan onu bekliyor, Türkistan onu bekliyor. Kırım onu bekliyor, Çeçenistan onu bekliyor, Pakistan, Bangladeş, Hindistan onu bekliyor. Dahası bütün mazlum halklar, bütün mazlum milletler, bütün masum çocuklar onu bekliyor.
Bu bekleyiş daha ne kadar sürecek kimse bilmiyor. O geri gelecek mi kimse bilmiyor. İslam dünyası halifesini bekliyor. Sahte İşid halifesinden ağzı yandı, İsrail’le dost ve işbirliğiyle halifeliğini ilan edecek, zulme adalet makyajı yapacak sahte kahramanlardan usandı. Dindar görünümlü zalimlerden, sıkıştığı zaman Müslüman olduğunu iddia eden sahtekarlardan bıktı. Kendini kahraman ilan eden sahte kahramanlardan, kendini kurtarıcı ilan eden batırıcılardan bıktı İslam dünyası.
İsrail’in yaptığı zulümlere ses çıkarmayan Arap dünyasının despot ve zalim liderlerinden gına getirdi İslam dünyası. Batının hümanist yalanlarından nefret ediyor artık. Bu timsah gözyaşları onu ne kandırıyor, ne acısını dindiriyor. Aksine acısına acı katan bu dünya karşısında kendi haline yanıyor, yalancı kurtarıcılardan nefret ediyor. Yahudi güdümlü birleşmiş milletlerden, güçlüden yana dünya konjonktüründen usandı.
Şimdi kendi haline ağlıyor mazlum milletler. Ölümlerden kanıksadı. Ölmeye can atar hale geldi. Irak kan ağlıyor, Suriye kan ağlıyor, Filistin kan ağlıyor, Doğu Türkistan kan ağlıyor, Çeçenistan kan ağlıyor, Myanmar kan ağlıyor, Afganistan kan ağlıyor, Karabağ kan ağlıyor, Bangladeş, Keşmir, Hindistan kan ağlıyor.
..

Devamını Oku
Selim Temiz

İnsan olmak yüksek dağların tepesine uzanan dikenli bir yol
Emek ister yürek ister insan ister mücadele ister ne sağ ne sol
Emekler bir çıkar için olursa yol sen önce kendi saçlarını yol
Adalet ve vatan sağ olsun diyebilmeli ölmeden önce her şehit


Yaşarken ölümü seçme sakın insanca adaletten vazgeçeme
..

Devamını Oku
Feyzi Kanra

Ne ser isteriz,ne de keser.
Adalet isteriz,Adalet yeter...
..

Devamını Oku
Nihat Malkoç

Mizanı berk tutar, hakikat söyler
Vicdandan gönüle akar adalet…
Eşittir gariple ağalar, beyler…
Hak penceresinden bakar adalet…

Hukuksuzluk kıştır; boran, tipidir
Adalet kurtuluş, Hakk’ın ipidir
..

Devamını Oku
Recep Akıl

Bir araya gelerek bir topluluk oluşturmuş insanların kendi aralarındaki işlerin ve ilişkilerin belli bir düzen ve intizam içinde yürütülmesini sağlayabilmek için bir takım kuralların belirlenmesi kargaşayı önlemesi bakımından elzemdir. Aksi takdirde işler istenildiği gibi yürümez ve bundan da o toplum zarar görür.

Yalnız bir şey var ki koyulan kuralların uygulanması sırasında uygulayıcı otoritenin adil olmak gibi bir mecburiyeti vardır. “Adalet mülkün temelidir” diye boşuna söylenmemiştir.

Adalet öyle bir mevhumdur ki o yoksa zulüm ve haksızlık var demektir. Bunun için adaleti uygulayanın bu kavramı benimsemesi ve idrakine varması işin olmazsa olmazıdır.

Kural koyulur, koyulmalıdır ama bu kural ne kadar mükemmel olursa olsun uygulayıcı insandır. İnsan kusurluysa kuralların mükemmel olması çok da bir şey ifade etmeyebilir.
..

Devamını Oku
Gültekin Toga

Adalet

Sürgüne mi gittin, zindanda mısın
Biricik sevgilim tutkum adalet.
Kalın bir cüzdana sattı mı baban
Donar hançeremde nutkum adalet.

..

Devamını Oku
Ahmet Bektaş

Çekim Yasası

Evrendeki tüm varlıklar, potansiyellerine, yazılımlarına yani ruhlarına göre çekime tabidir! Bunu fizikte “Kütle çekim” olarak biliriz! Benzer şekilde tüm ruhlu varlıklar, evrenden çeker; tüm canlı ve cansız varlıkların ruhu yani yazılımı vardır! Şuurlu varlıklar mesela insan bilinçle çekim yapar, diğerleri doğal olarak yazılımlarına yani ruhlarının potansiyeline göre çekim yapar! “Adem’e meleklerin itaati” buna işarettir! Yani şuurlu çekim, şuursuz olan soyut-somut şeyleri kendine çeker! Bunu kendi gelişiminde kullanır!

Bakınız evren, inancı ödüllendiriyor! Kişi inançlı olduğunda başardığı şeyin "İyi-kötü" olmasının evren için bir farkı yok! Hayır da şer de tercihe göreceli! İnanan kişiler, kendilerini en başa oturtarak bir sistem kurduğunda başarıyor ve diğerleri onu destekleyerek veya protesto ederek daha da yükseltecektir. "Çekim yasası", inanca bakar!

"Çekim yasası" gereği en fazla "Şeytan" dan (Lanet de etseler, aynı etki) bahsedenler, en fazla şeytanı çekenler oluyor! Yine "Çekim yasası" gereği kavga ve mücadele üzerinden gidenler en fazla huzursuz olanlar oluyor! Yine "Çekim Yasası" gereği, başka insanların kendi aralarındaki kavgaya bir şekilde dahil olanların, gereksiz yere sopa yemesi kaçınılmaz! "Kavgada aracı yer sopayı"
..

Devamını Oku
Yahya Koza

Bana ne başkasının zevkle giydiği şaldan
Bunlar sorun değil ki tek sorun hak adalet
Bir lokma istemem ki yediği kaymak baldan
Bunlar sorun değil ki tek sorun hak adalet

Razı olduk biz az'a bakmayız elin çoğa
Makam mevki istemez sizler olun bey ağa
..

Devamını Oku
Mahir Başpınar

Mülke temel olmuş, hukukta özde
Temelde toprakta taşta adalet
Olmasın istemem, tek mevsim 'yaz'da
İlkbahar, sonbahar kışta adalet.

Düşünce özgürdür yasağı olmaz
Zincire vurulmaz hücrede kalmaz
..

Devamını Oku
İsmail Sağır

Sevinsin güçlüler üzülsün garip,
Son yıllarda her şey oldu acayip,
Katil eli ile kahramana ip,
Çeken kına yaksın adalet öldü.

Kahramanlar ölmez ne ip ne gazla,
Adil gözler görsün yıkım çok fazla,
..

Devamını Oku
Mahir Toksoy

Yavrucuğum mezarda…magandalar dışarda
Olmaz olsun, adalet…ha böyle olacaksa
Bu nasıl iş Allah um … ezen gezer dışarda
Olmaz olsun, adalet…ha böyle olacaksa

Sekiz yaşında çocuk kanlar içinde kalmış
İlk celsede hakim bey“tutuksuz” deyip salmış
..

Devamını Oku