ADALET ŞİİRLERİ

ADALET ŞİİRLERİ

Hüseyin Yırgal

Devlet arazisine gecekonduyu kondurdun
Milyonluk arsaya sahip oldun,
İstimlak gelince,bu neyin istimlakı deyip,
Hak adalet aradın!

Devlette yandaştın,dostdun,arkadaştın,oğuldun diye
Makam kaptın,
..

Devamını Oku
Ömer Şimşek

Razıyım ayrılığa, buysa insaflı adalet.
Ayrılığa sözüm yok, aşka zulmetmek felaket.
Buysa aşka iltifat, zalim timsal-i nezaket.
İnsaf eyleyin bize, bu ne kin bu ne ihanet.
Adalet istiyorum, suçum maşuka muhabbet.
..

Devamını Oku
Kardelen Koç

Adalet mülkün temeli
Herkes bunu bilmeli
Çünkü birliktelik önemli


Haksızlığın düşmanı
Adalet yüceltir insanı
..

Devamını Oku
Kemal Polat

Korkuyu sermaye yapmış, cehalete sımsıkı sarılmış, kendini ölüm uykularına mahkum etmişçesine kozasına saklanan, emsalsiz ipeğini egemen yobaza ikram eden ipek böceklerinden bahsetme bana. Bilmem kaç bin yıl daha doğmadan beklemek ve ölmek derler buna.

Bırak SOKRAT saflığını! bize dön! Bize bak! Ondan bize ne… kana – kana içsin o zehrini egemenlerin önünde… ve kirli ellerinde, sergilesin korkularını, belki keyiflendirip güldürür faşist egemenleri o naif ve korkak adamın şovları.

İki kutuplu bir kırbaçtır yaşam; bir ucunda zulüm diğer ucunda adalet, hangisi ağırlığını koyarsa sahibi olur kırbacın cesaret ve adalet ağır basmalı, sahibi olmalıdır kırbacın adaletle şakırdamak için suratında zalimin.

Ne demektir bağnaz egemen için? Hiç bir şey ifade etmez sabi- sübyanlık, kadınlık – kızlık, her fırsatta vurulup yerlere serilen dürüstlük-mertlik, adalet ve insanlık; keyfince çiğnenir, “hak-hukuk, adalette neymiş” diyerek;
..

Devamını Oku
Prof Dr Abdullah Demir

Ve adalet…
Kaf Dağı’nda Zümrüd-ü Anka
Kimi zaman
Ya da bir Hızır çeşmesi aramızda
Vadilerimiz yemyeşil
Bir âb-ı hayat kimi zaman
İçenler ondan sonsuza namzet
..

Devamını Oku
Hasan Kocamanoğlu

Hiç bana, sana, ona göre adalet olur mu?
Adaleti olmayan ülke, söyle kalkınır mı?
İçinde 'Bir Allah' inancı olmayan adalet,
Yerde sürünmekten kurtulur da hiç doğrulur mu?
...
Antakya-111210
..

Devamını Oku
Ahmet Naci Çoğaltay

hayaller kurardık güzel ve mutlu günlere dair
eşitlikten ve paylaşımdan bahsetmeyi ne çok severdik
bizler sevgi ve adalet devrimcileri idik
çektiğimiz bu hasretler / beynimizde kaldırımları parçalardı

böyle bir ortamda arkadaşlarıma
öylece bi baktım / içmeyen bir benmiyim sadece
..

Devamını Oku
Arif Doğramacı

Din durağan
Adalet güncel
Din
Adaletin önüne geçerse
Senin
Adalet ananı.......
..

Devamını Oku
Haydar Demoğlu

Bazı mev, bazı la, bazı na diyen ahmak,
Kendi gibi tok sanır, yönettiği halk,
Hırsıza nan verir, mazluma zam, vergi hak,
Adalet, ileri demokrasi isme bak!
*
Yandaşlar tok gezer, vatandaşlar işsiz aç,
Fakir, fukaraya zül reva, yandaşa taç,
..

Devamını Oku
Tekin Sağlam

Nice insanların emeği çalınıyor
Yediği ekmeği elinden alınıyor
Haksız yere, kapı önüne konuluyor
Adalet, merhamet, Vijdan kalmamış

Konuşanın sesi kısılmak isteniyor
Düşünce özgürlüğüne set çekiliyor
..

Devamını Oku
Cengiz Numanoğlu

Dinleyin ey insanlar! Benim adım adâlet,
Yeryüzünde her zulme, ettiniz beni âlet.
'Ahlâk' diyen herkese, vahşetle kükrediniz,
Çağdaşlığı, şehvetin üstüne yüklediniz.

Yeryüzünde saltanat kurdunuz cübbelerle,
Kutsala harb açtınız, o zorba züppelerle.
..

Devamını Oku
Veysel Adıbelli

Adalet Adalet,
Sahi neydi bu adalet.
13 yaşındaki çocuğa tecavüz edip
Daha sonra rızalı olduğunu saptamak mı?

Yoksa fakirin kurduğu hayali zenginin yaşaması mı?
Ya da doğruyu savunanları sallandırmak mı?
..

Devamını Oku
Yusuf Değirmenci 3

Adilce tartanı göremedik hiç
Adalet tarafsız yansız mış güya
Verdiği karara duyulmaz sevinç
Ömürler tükenir gün saya saya

Hukuk hep geçerli,duçara, safa
Davalar uzarda dayanır affa
..

Devamını Oku
Rifat Kaya

Devletin başkanı gönül gözüyle
Yediden yemişi rahman közüyle
Kelamı kalemi edep cüzüyle
Dağlatan sızlatan adalet kurban

Nefsine kul köle Allah’ın kulu
Şaşırttırır kaşıttırır hak hukuku
..

Devamını Oku
Halil Çolak

Tükendi gitti ümitlerim adalet yok diye,
Milletim hasret kaldı insanlığa sevgiye,
Ne oldu ey millet, doğruluğa, mertliğe
Feryat ediyor mazlum adalet nerde diye,
Yapılan bu adaletsizliye tahammül niye?

Kendi vatanımızda bizleri köle yaptılar
..

Devamını Oku
Ahmet Bektaş

Formlar

“Biçim ve şekil” genelde görünümle ilişkilendirilir! 3. Boyut için form, şeklen ifade edilir! “Boyut” konusundaki yazılarımda bahsettiğim; her şeyin, hiçlikten tercih edilerek 1. Boyuta, tasarlanarak 2. Ruhsal boyuta, maddi alanda algılanarak da 3. Boyuta çıkması konusu önemli!

2. Boyutta ruhsal tasarı alanı ya da levha-düzlemde “Data” konumunda olan bir etki, 3. Boyutta algılandığında bir forma bürünür! Ruh, bedene bürünür! “Ete kemiğe büründüm, Yunus diye göründüm” Tüm ruhsal alandaki levhadaki data formundaki veriler, 3. Boyutta algılanırken 3. Boyutun formuna bürünürler!

Öyle ki 3. Boyuta çıkarılmadan 2. Boyutta, levhada, algısı bile bilinen 3. Boyutun formuyla olur! Rüyalardaki 2. Boyuta dair algılamada şuur, dataya bilinen veya hayal edilen bir şekil vererek onu algılamaya çalışır! Mesela “Korku” algılamasında, önceden korku olarak zihne yerleşmiş bir canavar hayalde yaratılır! Sevinç ve neşe formları da 3. Boyuta dair şekillerle algılanır! Güzel ve neşeli ortamlar hayale gelir! Deneylerde, uyurken yüzlerine pamuk sürülen deneklerin çoğunun, rüyalarında bu etkiyi şekillendirdiği tespit edilmiş! Rüyalarında yüzlerinin derisinin soyulduğunu hissedenler çoğunlukta olmuş.
..

Devamını Oku
Ahmet Bektaş

Üstün

İnsanlar arasında "Üstünlük", kişisel tercihe göreceli izafi olarak belirleniyor! Bu nedenle birey, kendince üstün olana dair ayrıcalık oluşturuyor! İnsanlar, "İnsan" olma noktasında, hak ve hukuk açısından birbirinden ayrıcalıklı olamaz! Burada gözlem şu; herkes kendi "Üstün" tercihine göreceli diğerini "Aşağı" tutuyor, görüyor, gösteriyor! Üstünlük iddiasında kendi belirlediğini, üste koyuyor! Böylece "Üstün" olarak belirlenenler haricindekilerin, hiç bir değeri ve önemi kalmıyor! Haklar, “Üstün” yargısına kurban edilebiliyor! İnsanın, “İnsan” olarak değeri bile kalmıyor! Ayrıntıları bilirsiniz!

Bu durumu kişi neden göremiyor, ya da görmek istemiyor? Cevap: Sorunun cevabı, "Belirleme" izafiyetinde saklı! Yani insanlar, "Üstün" olarak belirleme yapmaz, yapmak zorunda kalmaz ise ya da bu, insanlardan beklenmez ise durum değişik açıdan yansır! İnsanlık "Üstün olarak belirleme" hastalığını yendiğinde daha eşit, adil, huzurlu ve özgür olabilir! İnsan, “İnsan” olarak; “Evrensel, özgür eşit insan” olarak, kabul edilir ise zaten “Üstün” kavramı öze dair değil de insanların ürettiklerine dair olur! Üstünlük ayrıcalık olarak değil de yetenek veya verimlilik olarak yansır! “Ehil olma” konusu! Bu üretim ve verimlilik, ehil olma, her alanda ileri doğru bir hareket sağlar! Özünde herkes “Eşit” olduğunda, ürettikleri açısından bir “Üstünlük” arayışı ilerlemeyi de tetikleyecek! Sporda, teknolojide, sanatta, tıp alanında üstünlük arayışı, insanlığı geliştirecek! Sorun şu; bazıları, zaten baştan “Üstün” olarak kabul edilir ise bu yarışa girmesi gerekmediği için hem yarışın maksadı yerine gelmez hem de yarış ile gelen rekabetten doğan ilerleme olmaz! Dikkat ederseniz, “Üstünlük” iddiası, genelde ırksal alanda oluyor! Çünkü ırksal alanda, bir yeteneğin, başarının sergilenmesi gerekmiyor! Irksal alanda, mücadele ve savaş daha ön planda! “Seçilmiş ırk”, “Vaat edilmiş” ayrıcalıkları kullanır gibi düşünülür! “Seçilmiş” olmak, ilahi bir ayrıcalıkla taçlanmalıdır ki kabul görsün!

Belirleme nasıl yapılıyor?
..

Devamını Oku
Ahmet Bektaş

Ferdiyet

Kimseden ders almayan ve terbiyesine girmeden yolunu bulan kişi, “Ferdiyet” halindedir! Buna “Birey” de denir ama ayrıntısı şu; her birey, “Başkalarından ders almayan veya başkalarının terbiyesine girmeyen! ” kapsamını vermez!

Ferdiyet, vehbidir; Allah vergisidir! Nihaidir! Bir sürecin tamamlanmasına dairdir! Sadece çalışıp çabalamakla elde edilemez! Ferdiyet, doğrudan birey ile ilişkilidir! Ferdiyet, “Ben” boyutu ile alakalı ve 1. Boyuta dairdir! 1. Boyutun ikili yapısından da kısaca bahsetmek gerekir! “Delilik, ikilik, ikillik” 1. “Ben” boyutunda ikili bir yapı işler bunu “Eril-dişil, artı eksi” şeklinde düşünebiliriz! Bazı deliler, 1. Boyutta tekliği bilerek veya bilmeyerek yakalamış olabilirler! “Rab” boyutu olarak da düşünebiliriz, yani kişinin “Rab” algısı “Rabbulalemin” algısıyla kişiye izafi olarak örtüştüğünde mümkün olabilir! Ferdiyet, bu ikiliği teke indirmeyi başarmak gibidir! Yani 1. Boyutun ikili yapısını aşmaktır! Geometride bir nokta, diğeriyle bir boyut kazanıyor, 1. Boyutta ikilik olmasının nedeni bu aslen! Fert, bunu kendi iç aleminde aştığında ferdiyetten söz edilebilir! “İkiyi bir etmek! ”

Ferdiyeti, bir makam olarak ele alıp sadece “Din anlayışına güncel bakış getiren! ” kişilere vermek de mümkündür ama ferdin alanı, sadece bir din veya bir öğretinin kapsamı ile daraltılmamalı! Din anlayışına güncel bakış sağlayanlara, “Ferdiyet” atfetmek mümkün elbet!
..

Devamını Oku
Fatma Alageyik

Her yerde bir tufan,azgın her yöre
Bakın Avrupa'ya Bakın Asya'ya.
Herkes dünyasında kurmuş bir töre
...Bakın Avrupa'ya bakın Asya'ya
...Dağılmış adalet dönmüş Rusya'ya.

Hileye hurdaya vurulmuş gözü
..

Devamını Oku
Ulvi Koçu

yorgunluğun ötesinde karla kaplı yollar var, yürüdüğümüz. zemheriye tutulduğumuz rakımı yüksek bir şehir. koyulaşan dalgınlığımız, hayatımızın hüzünlü resmi. kimi şaşkın geçen günler gibi; soluduğumuz hava, ısındığımız soba hayallerin çok çok ötesinde...

kırılmışmıyız, ezilmişmiyiz belli değil. ama ötesindeyiz evin; kilometrelerin bini geçtiği bir ötede... zor olan şeylerin uçurum kenarındayız. kar yağıyor durmadan, tipi bir yandan. ve şimdi dışarda olmak, hayatın biçtiği idam cezası...

hafta sonlarına parasız girmek, öğrencilik günlerimizin acı tadı. acı tatlar üst üste gelince; ne kışın amansız soğuğu ne de boran fırtınaları yetişiyor dertlerimizin zirvesine. kalabalık rolünü oynayan insanlara imrenerek bakarken, yalnızlıkla dostluğumuza türküler söylüyoruz durmadan...

adalet peşinde koşan ayaklar, adalet uğruna bağlanıyor pervasızca. ve gençliğimiz, işkencelerden kaçan hazin bir tutuklu ise eğer; bizde isyan ateşini yakan Demirci Kawayız öyleyse. sonra çarpışmalar, sonra kavgalar, ardı sıra yalanlar sadece zihnimizde canlanan üç perdelik Shakespeare oyunu...
..

Devamını Oku