Kırmızı senin için aktığında güzel,
Kurumuş toprağına, canımı kattığımda güzel,
Kesilince çıldırmış damarlar, sanki akan Sakarya,
Baykuş geceyi, benim için son kez, inlettiğinde güzel,
Bülbülün kara sevdası güle, adandığında güzel,
Dolunay, büyümüş de büyümüş, gelmiş cezbeye,
Solgun toprağın rengi, beniz sarısı,
Rüzgarlar susmayan, yürek sancısı,
Yıldızlar kapanmış, hepsi secdede,
Savrulmuş bulutlar, kor kızıl perde,
Sanki sen değilmişsin, içimi yakan,
Sanki o kor kızıl perde, beni ağlatan,
Ama sadece gözyaşı değil, sana bugün döktüğüm,
Kırmızı senin için, aktığında güzel,
Bülbüller ötmeyip, susarken güzel,
Soldu yüreğimdeki, son sarı güller,
Acıtarak geçer, içimden geçmiş,
Artık damla damla yaklaşıyor, ruhum senli toprağa,
Şimdi gözlerin, gözlerimin önüne gelir,
Ne olur aşkım sen de öyle sessizce durma,
Fısılda aşkını, kıvrık dolgun dudaklarınla, semaya,
Yemin ederim!
Ey Kudüs, Ağlama Duvarı’ndaki bütün gözyaşları bile, silemez pişmanlığımı,
Jakobet ne kadar çaresizse, Nil’e bırakırken bebek Musa’yı,
Meryem ne kadar acı çektiyse, İsa çarmıhtayken,
Yusuf ne kadar çile çektiyse, öz kardeşlerinin eliyle ıssız kuyuda,
Muhammet ne kadar arzuladıysa, insanlığın kurtuluşunu,
İşte ben o kadar sensizim,
Hani ateşlere, “bana Allah yeter” diyen İbrahim gibi,
Hani çölde tek kalmış, bir masum Hacer ve oğlu kadar sensizim,
Tüm firavunlar, nemrutlar sanki düşmüş peşime,
Bir zemzem kuyusu beklerim, merhametle Cebrail’den,
Ama ölümün meleği Azrail’e, çaresizce sarılırım,
Hiç duyulmamış, hiç söylenmemiş sözleri,
Yine utanıp, bugün söyleyemesem de,
Bugüne dek, kaç tavaf yapıldıysa Kâbe’de, işte o kadar,
Seni seviyorum diye, delice haykırıyorum gökyüzüne,
Pişmanlık seni kaybetme özlemindeki, utançla güzel,
Kırmızı senin için, aktığında güzel,
Bülbüller ötmeyip, susarken güzel,
Ölüm, özlemin yanık halini görse, korkar,
Vallahi ölüm meleği, bu özlemimin, yanık halini görse korkar,
Artık cehennem bile, acımı çoğaltmaz,
Yoğrulsun içimde, en şiddetli özlemlerim,
Biriksin kederlerim, hiç üşenmeden, üstü üstene artık hiç fark etmez,
Çünkü bugün vuslat günüdür,
Hatta bayram günüdür,
Mutlak adak günümdür,
Aman Allah’ım! İşte aşkımı bulma, ümit günüdür bugün,
Kırmızı senin için, aktığında güzel,
Kurumuş toprağına, canımı kattığımda güzel,
Kesilince çıldırmış, akan Sakarya tükendi artık,
Baykuş geceyi son kez, benim için inlettiğinde güzel,
Bülbülün kara sevdası güle, adandığında güzel.
Kayıt Tarihi : 29.8.2022 10:11:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Cüneyt Demir 2](https://www.antoloji.com/i/siir/2022/08/29/adak-meczup-ile-sumbul-den.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!