Açsam Rüzgara Şiiri - Yorumlar

AÇSAM RÜZGARA

Ne hoş, ey güzel Tanrım, ne hoş
Mavilerde sefer etmek!
Bir sahilden çözülüp gitmek
Düşünceler gibi başıboş.
Açsam rüzgara yelkenimi;
Dolaşsam ben de deniz deniz
Ve bir sabah vakti, kimsesiz
Bir limanda bulsam kendimi.
Bir limanda, büyük ve beyaz...
Mercan adalarda bir liman..
Beyaz bulutların ardından
Gelse altın ışıklı bir yaz.
Doldursa içimi orada
Baygın kokusu iğdelerin.
Bilmese tadını kederin
Bu her alemden uzak ada.
Konsa rüya dolu köşkümün
Çiçekli dalına serçeler.
Renklerle çözülse geceler,
Nar bahçelerinde geçse gün.
Her gün aheste mavnaların
Görsem açıktan geçişini
Ve her akşam dizilişini
Ufukta mermer adaların.
Ne hoş. ey Tanrım, ne hoş,
İller, göller, kıtalar aşmak.
Ne hoş deniz deniz dolaşmak
Düşünceler gibi başıboş.
Versem kendimi bütün bütün
Bir yelkenli olup engine;
Kansam bir an güzelliğine
Kuşlar gibi serseri ömrün.

Orhan Veli KANIK

Ne yazık ki, sayın jüri aynı şiirleri tekrar, tekrar günün şiiri seçerek "Dediğim dedik, çaldığım düdük" felsefesinden vazgeçmiyor. Mükerreren yayınlanan şiirlere yeni yorumlar yazmak, aynen onun yayınlamak kadar manasız olacağından, yeni bir yorum yapmıyor ve yetkili arkadaştan, bu manasız tavırlarını terk edip, yeni güzel şiirler bulup onları bize arz etmelerini rica ediyorum.

Saygılarımla...

En delikanlı mevsimdir kış… Yüzüne yüzüne vurur yalnızlığını.

Bazen denizaşırı gitmek istiyor insan...

ustaları saygıyla anıyoruz

Bu dünya, bir imtihan dünyasıdır, dolayısıyla da, burada herkes her istediğini elde edemez. Elde etse bile heva ve hevesinin her arzusunu hayata geçiremez. Çünkü, burada çok sefa sürenler, öteki alemde çok cefaya maruz kalacaklar. Velev ki kula verilen imkanlar, Karun'a verilenler kadar bile olsa, bunların tamamını da kendi nefsi ve ailesi için harcayamaz. Çünkü o mal ona, fazlasını ihtiyaç sahiplerine sarf etsin diye verilmiştir. Değil Karun zenginliği, nisap miktarı parası ve altını ve ürünü olanlar bile zekat ve de öşür vermekle mükelleftirler. Resulullah-s.a.v-, savaş ganimetlerinin bollaştığı dönemde bile kendisine takdir edilen metaların ekseriyetini fakirlere dağıtmış, bazen günde bir öğün bile yemek bulamadığı için oruca niyetlenmiştir. Onun onca imkana rağmen hayatı boyunca buğday ekmeği bile yemediği ve daima arpa ekmeğiyle iktifa ettiği sağlam hadis kaynaklarında mevcuttur. Yine onun eşi Aişe validemiz, Resulullah'ın vefatından sonra kendisine harp ganimeti olarak verilen bir çuval altını, kendisine bir tanesini bile ayırmadan o gün akşama kadar, cariyesine dağıttırmıştır. Yani, bu dünya zevk sefa dünyası değil, herkes için bir sınav dünyasıdır. Bu ilahi kaideyi ihlal edenler, bu dünyada olmasa bile öbür alemde kesin yaptıklarının hesabını verecek ve her amelinin karşılığını hiç eksiksiz görecektir vesselam.

"BU DÜNYA, AHİRETİN TARLASIDIR." -Hadis-i şerif meali-

"BU DÜNYA, KAFİRLER İÇİN BİR CENNET, MÜ'MİNLER İÇİNSE BİR ZİNDANDIR." -Hadis-i şerif meali-

"BU DÜNYAYI ÇOK SEVMEK, BÜTÜN HATALARIN BAŞIDIR." -Hadis-i şerif meali-

"HELAL DAİRESİ KEYFE KAFİDİR VE GAYR-İ MEŞRU DAİRELERDE DOLAŞMAYA ASLA İHTİYAÇ YOKTUR." -Kelam-ı kibar-

Ve Orhan ceketsiz öldü…

Arkadaşım bu şiirlerin devamını yazmayacaksan lütfen hiç yazma. Bir defa insanın yazara saygısı olur.

Günün şiirini ve şairini kutlarım..

Günün sıkısmışlığından kurtulma çabası...
Kim istemez ki ;
rüzgarı hissetmek, başını gökyüzüne çevirmek, bütün düşüncelerden kurtuluvermek...

Güzeldi güne bir **Orhan Veli** şiirinin düşmesi. Teşekkür ederim.

İçten selamlıyorum *Bir garip Orhan Veli 'yi..Anısına saygımla..Ruhu şad olsun