Demir atlarıyla geldiler, sabahı bağlayıp kurşuna dizmişlerdi geceden.
Ütülü, kolalı elbiseleri kan revan içindeydi, her ipine sinmiş acılar taşıyordu.
Bildiğim ne kadar güzel şey varsa, gelmeden el koymuşlardı aslında.
Sevda türkülerimiz vardı dilimizde vatan üstüne, aşklarımız vardı on yedi yaş.
Kirli elleriyle tuttular hoyratça ekmeklerimizi kirlettiler sevdalarımızı, türkülerimizi.
Sonra sümkürdüler sofralarımızın ortalıklarına zehir ettiler aşı ekmeği.
Ayakları kokuyordu!
Hiçbir şeyden çekmedi dünyada
Nasırdan çektiği kadar
Hatta çirkin yaratıldığından bile
O kadar müteessir değildi;
Kundurası vurmadığı zamanlarda
Anmazdı ama Allah'ın adını,
Devamını Oku
Nasırdan çektiği kadar
Hatta çirkin yaratıldığından bile
O kadar müteessir değildi;
Kundurası vurmadığı zamanlarda
Anmazdı ama Allah'ın adını,



