Yontulası geceler yaşanırken yaşamın kıyı köşesinde
Ezilmişlik işliyor kanıma, dokunuyor hainlik zoruma
Gitmeye çalıştıkça çekilir yürek yine oyuna
Kopuyor halatları düşlerin yine düşüyorum gerçeğin koyuna
Alıp başımı gide sim var Selvi boyuna
Candan özüm iki gözüm kör olası geçmez yine sözüm
Anlatımı eksik bir yaşam dirayetinin ortasında
Boş kürekler çekerim denizin suyu çekik çakıl taşları arasında
Büküldü belim sevda uğruna anam ben diyarsız gezdim gurbeti
Silemedim geçmişten gelen izleri
Acıyor gizemli nidaların sözleri
Yine bölüyor lokmamı diziyor boğazıma zalimlik
Azmetmekten yorgun düştü bu beden nerdesin anam ağlıyor evlatlar güneşler batan
Sitemkâr oldu bin bir hezeyan kopuyor bel kemiği hayatın
Ölüyor ruhum beden ağlamaklı
Terk ediş mi? bu denli acı yoksa terk ediliş mi? sen söyle can
Acıttın yeter kanı durmaz bu yaranın
Ezikliğinde kalbin nefes alışı zayıf
Tut, tut yüreğimi düşüyor can ölümüm ruhtan kayıp giderken can
Bedensiz bedel olmaz acıyan
Sevdalı gözlerdeki gözyaşı ile sulayın beni
Ölmez isem öldürün kirpiğiyle dolayın beni
Kefenim olsun değdirdiğin yaşın üstündeki kirpik
Gülüşleri dua edip üfle ne olur yârim
Canım gidiyor tut ellerimden belalım
Ağlatma anamı vasiyetimdir ona sıkı sarıl
Can gidiyor annem ruhumun ardında koşar adım
Ya tutuklar geri dönüşü ya sürükler birden yok oluşu.
Gidiyor nazlı, nazlı yakarışlım can gidiyor düşlerimden dolu, dolu canlar gidiyor…
Zennehar Yılmaz
01.05.2012 00:35:16
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.
Geçti istemem gelmeni,