Her bir yanı,
Taşı,toprağı,
Suyu havası,
Buram buram tarih kokar.
Üsküdar'da kız kulesi,
Denizin hazinesi,
Beyoğlu'nda Galata kulesi,
Deler gökleri.
Aşıkları isimlerini kazır ağaçlara,
Yazarlar oturur bir çınar ağacında,
Yazılarını döker kağıtlara,
İlham bulur çınar ağacında.
Aşk hikayeleri yazılsa,
Roman olur İstanbul'da,
Ağaçlar köklerini salar,
İstanbul'un bereketli toprağına.
İstanbul'un bir de acısı vardır,
Kavurur insanın içini,
Delik deşik eder,
Yakar yüreğini.
İstanbul'u anlatıpta geçemeyiz mevsimlerini,
Kış günlerinde yaza duyduğumuz özlemi,
Soba başında verdiğimiz mücadeleleri,
Sarı tonlarına büründüğümüz günleri.
Yazın yediğimiz dondurmayı,
İlkbaharda oynadığımız oyunları,
Kelebek peşinde koştuğumuz zamanları,
Unutamayız bunları.
Unutulmaz manzaraları,
Büyüler insanı,
Hele gene deniz manzaraları,
Adeta içine çeker insanı.
Turistlerin uğrak noktası,
Sultanahmet camii,
Yükselir ezan sesleri,
Vardır görkemli minareleri.
İstanbul'un acısı tatlısı,
Taşı ,toprağı,
Suyu,havası,
Aşk hikayeleri,tarihi,kuleleri,mevsimleri.
Turistlerin uğrak noktaları,
Eşsiz güzellikteki manzaraları,
köklerini salmış çınar ağacı,
İstanbul adeta cennetten kopmuş bir parça.
Kerim Yıldırım
Kayıt Tarihi : 5.4.2021 22:20:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!