Acının Omuzlanışı Şiiri - Yorumlar

Aslan gibi kocası vardı kadının, acıkınca da ilk kadını yedi zaten.

Çocukların düşlerinde bir Markut
bir kurbağa zıplıyor yaşamamızdan
hergün zıplıyor, hergün eksiliyor, hergün
Markuuuut! Torbanı sarkıt.
Her doğal güzelliğin bir ucunda aptallık
öbür ucunda o kambersiz geçen düğün.

kadının hiç bir şeyi yok artık,
duydun mu ismet özel?

Yaşamak bir tıkırtıydı

@..

Her doğal güzelliğin bir ucunda aptallık
öbür ucunda o kambersiz geçen düğün.

Bana göre yazılmış her şiir güzel olabilir çünkü insanlar kendi sorunlarını aynen yaşayan ve bunları edebi bir şekilde dile getiren insanları sever ve bunlara saygı duyar.dünyanın en güzel şiiri benim için hiç bir şey ifade etmeyebilir.çünkü o şiirde kendimi bulamayabilirim ama dünyanın en kötü şiiri olsa olsa bu olabilir denilen hiç bir zaman beğenilmeyen ücra köşelerde kalmış ve keşfedilmeyi bekleyen şiirlerde başka birisi için çok şey ifade edebilir.kısacası herkesin sevebileceği şiiir olmaz ve asla olamaz.her insanın hayatı, yaşadıkları, sevdikleri,hoşlandıkları farklı olduğu gibi beğendikleri şiir de farklı olabilir.

Şiir nedir*
Ne değildir?
Önce buna cevap bulalım. Daha sonra da, günün şiirlerine de bilinçli bir şekilde yorum yazalım, derim ben.

Şiirden ne anlıyoruz; önce kendimizi eleştirelim; gerçekten şiiri biliyor muyuz? Yoksa başkaları tarafından, övgüye layık olan her şiiri, körü körüne onaylıyormuyuz.?

Görüyorum ki, bu şiire, diğerlerinde olduğu gibi, iyi diyenler de var, beğenmiyenler de. Peki benim sormak istediğim şu: kaliteli şiirin ölçüsü nedir? Ben forum alanında bu konuyu tartışalım dedim, sayın yetkililerden olumlu yanıt alamadım. Bu sayfada tekrar ediyorum: Forum sayfasında, herkesin anlayacağı, beğeneceği, şiir nasıl olmalı?
Tartşmaya açalım.

Site yetkilelirine bir öneridir, saygılarımla.

nesnel koşulların öznel kuşları...
ne tarafa dönse diyalektiğin dayanılmaz cazibesi bırakmaz ismet beyin yakasını..


şiirmirim

Şairi de ,çiftçiyi de hep analar doğurmuştur.Babaların doğurduğunu hiç görmedim ve hatta; eleştirmenleri de analar doğurur.

Bilirim ,sanatçının kendi çalışmalarını objektif bir şekilde eleştirmesi ve bu doğrultuda,gerekiyorsa değişiklikler yapması zordur.
Ama,bu iş biraz iğne çuvaldız hikayesine benzer sanırım. Bunu beceremeyen ve kaldıramıyacağı taşın altına girenlere ne denir...

Tüm şiir sevenlere saygı ve sevgiler.

Fikret Şahin

ve yine bozdum yeminimi...bu kez bir başkası değil,kendim ödeyeceğim kefaretimi..yoksa cehennemim hazırdır bana...hem de ikincisi ve yaşadığım cehennemin dışında kalan...yaşasın işlediğim günahlar ve insan olmaktan yana yediğim haram!..

ve tutku,ve aşk,ve hayat,ve de çekilen acı... zamana 'dur' diyen ruhsal göç...yıkılmış, yakılmış şehir sokaklarına dikilen yeni çiçekler olmak iki ayaklı...gör beni ya, yetti gayrı!..

aslan kocalaradır bu çağrı:))))yelesine boncuk dizdiğim,kuyruğu sıra ömür yürüdüğüm, kükreme sesinde geceye girdiğim aslanım benim!..

'mavi bir kuş uçar içimde
havalanır gençliğim
sen mi varsın acep gittiği yerde?!
hadi bırak işini gücünü
yarın olmaz, hemen şimdi
belki vaz geçer
dönerim geriye... '

bellimi olur!...

:))))))

ilahi İsmet Özel..bir şiir yazarsın,del edersin insanı ..kocayı aslan, beni kedi yaparsın...gömleğinin içindeki kuşları seveyim emi!..:)))))

'kaç martın vardı özlediğim
kaç martın, söyle!!!
kaçını bana getirdin?
kaçını öldürdük bu gece?
kaçını kaçırdık gökyüzüne?
kaçı kaldı ki bizimle?
sayamadım...

seni!
sayamadığım martılar kadar çok sevdim,
anlamadın... '

sonuçta
büyük şairdir ismet özel
bu şiiri de güzel...

kutluyorum saygı ve sevgiyle...