Etme hayret boşuna
Keş besledik yıllarca
Gitmesede hoşuna
Keş besledik yıllarca
Acımızdı yemleri
Gözyaşımız demleri
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Bunlardan haldaş olmaz
Gönüldaş yoldaş olmaz
Kıl kuyruktan eş olmaz
Keş besledik yıllarca
domuzdan post..
düşmandan dost olmazmış...
siz onların dinine dönmedikce
onlar sizden hoşnut olmazmış...
rabbim sayınızı artırsın ozan abi
hürmetlerimle
Ozan ilo derdin çok
Anlayacak yürek yok
Affeylesin bizi Hakk
Keş besledik yıllarca
Kalemin susmasın dost yürek kutluyorum saygılarımla
Ne dâvâ var ne kaygı
Hani nerede saygı ????????????????????????????????????????????????????ESKİDE???????????????????????????
Yüreğine sağlık üstadım. Saygılarımla
tebrikler...
Güzel ve duyarlı yüreğinize sağlık. kjimi yerlerde bir çökelek türü olarak bilinse de aslı Farsça bir yardımcı eylemdir. '...çeken' anlamındadır. Esrarkeş:esrar çeken',çilekeş: çile çeken...
Aslında bezlediklerimiz çekme yerine çektirdiler. Koca bir ülkenin onurunu geleceğini geçmişini ayaklar altına alarak tüm ulusa çektirdiler.
Bir de köpek dalaşında ölen hayvanın derisini paylaşamayanlar vardır. Bir ucundan biri diğer ucun diğeri çekiştirip dururlar. deriyi paylaşamazlar. Bu ulusu öldürenler de halkın derisini çekip çekiştirip sündürüyor.
Kısacası bu beslenen keşler az bulunur cinsindendir. Uyuz eşek de az bulunur ama sonuçta uyuz eşektir.
Tebrikler sevgili ozan
o ite destek veren de.... kendi içimizden çıktı
ey ahali aç gözün
ne tez unuttun sözün
şimdi bu giz i çözün
anlayan yürekler saolsun anlamayan bize zaten yaramaz saygılarımla
elmas dedik taş çıktı
kafa içi boş çıktı
sen ben demekle olmaz
tartışmalar boş çıktı
içi dışı pislikmiş
hiçbir şeyi sevmiyor
şişirilmiş bir balon
iğne battı fos çıktı
açtı iri ağzını
külhan beyi bağırdı
biz ne diyecek derken
eşekoğlu anırdı
işi gücü höykürmek
boğup atmak öldürmek
bir katil zihniyeti
katıksız bir it çıktı
Ozan İlo yol yoldaşım
Her bir derde girdi başım
Attı gitti arkadaşım
Keş besledik biz yıllarca
en doğrusunu mısralarınız söylemiş söze ne hacet..
tebrikler..saygılarımla..
Hoşujna gidiyordu belki insanların, ya da n'oluyor demekten korkuyordu, şimdilerde sorgulanıyor yavaş yavaş. Bir gün bitmesi dileğiyle. Saygılar.
Bu şiir ile ilgili 47 tane yorum bulunmakta