Acılar Denizinde İki Gül

Selahattin Yetgin
1613

ŞİİR


34

TAKİPÇİ

Acılar Denizinde İki Gül

Soğuk ve karanlık bakışlı gecelerde,
Nice yarın'lar doğdu, hesapsız, piç bakışlı
Yüreğimin son çırpınışları bilinmezliklerde
Bu sana 'Son çağrım' gel, yüreğim nöbetlerde.

Neydi seni bana bağlayan uyum? .Tüm gövdemin yörüngesini sana çevirişim nedendir? . Bataklıkta bulunmuş bir umut, rüzgâr ve güneşe hasret kalan bir defnenin yalnızlığımıdır gönlümdeki? . Avare gönlüm gözlerinin ütopyasını neden terketmez, neden silinmez ismin lügâtımdan? ..
Sedef gülüşlerin çoğalırken ruhumda, seni sevmelerim bitmeyecek. Sevdanın döşeğindeki heybetli bakışlarını, çaya iki şeker atıp karıştırışlarını, güzelliğinin kasımpatı duruşlarını, sigara dumanları gibi kıvrılaşlarını, maviyi, beyazı, yeşili ve en gözde rengin beyazı sevişlerini, gönlünün yıllardır bomboş kalışlarını bir eskicinin arabasında arar bulurdum, seni her özlediğimde.
Ben, kırmızıyı hiç sevmem. Kırmızı ateşi ve hasreti yansıtır varoluşundan bugüne. Sen, beyaz düşleri seversin diye beyaza tutkunluğum ondandır. Yeşil durur yüreğin, ama siyah bakar gözlerin, ondandır yeşil ve siyaha yanıklığım. Sen, alaturka bir kemanın düşünsel duruşusun. Yanık bir güftenin sevdalara çalınan bestesisin.
Şu yaşamın kaypak kelime hazinelerinden, hiç söylenmemiş, asla söylenemeyecek nice sözcükleri bulup senin için, sitemlerimi rüzgârların sırtına yüklemek gelir içimden. Yüreğimdeki fırtınalara hiç aldırmaz, gözyaşlarının buğulu fırınlarına atmak isterim şu bedenimi. Ülkemi tarumar, fikrimi allak bullak eden duruşlarında sana duyduğum ihtiraslar susuz kalmış bir gül gibi bükünce boynunu, acılarının zehir duraklarında hiç söylenmemiş bir garip şarkı olurum.
Yarın, doğum günün olsun bebeğim. Kopar bileklerini sıkan kelepçeleri. Ruhunun labirentlerinde yeni yolculuklara çık. Anılarının geçmişinde kalan karanlık hesaplaşmaların kesmesin yolunu. Yalnızlığın duraklarında bekleyişini bitir. Çıkınına sardığın sevgi somunlarını paylaşacak kişiler öylesine çok ki şu anlamsız yerkürede. Birgün, geriye dönüp bakınca herşeyin ne çabuk değiştiğini görecek, bunca yıldır tarumar esintilerde kalışına belki de lânetler okuyacaksın.
Benim yüreğime bastırdığım sevdalar, bir ceviz ağacında sallanırlar birgün. Kapımı kimseler çalmasın istersen. İstersen, hâlâ çözemediğim sevdalarım için anlamlar arayayım yokluğunda. Nicelerini yolcu ettiğim, nicelerini gönlümün dehlizlerine sakladığım gül bakışlı aşklarım dönmesinler geriye. Firari bir kaçak olsunlar değişken kişiliklerine inat. Ben onları yüreğimden kopan kayaların altına gömdüm, ayrılık şerbetini daha ilk merhabalarda içtim.
İşte böyle Nazlı çiçeğim. Soğuk ve karanlık bakışlı gecelerde, nice yarın'lar doğdu, hesapsız, piç bakışlı. Yüreğimin son çırpınışları bilinmezliklerde. Bu sana 'Son çağrım' gel, yüreğim nöbetlerde demek geliyor içimden giderken sana. Biz, 'Severek Ayrılanlar'ın kaderini yüreğinde barındıran iki gül tohumuyuz. Bu yüce aşkın kollarında yandık yıllar yılı. Dağları, tepeleri aşıp, küllerimizi serpecek okyanus aradık kendimize. O okyanuslarda doğduk ve bir aşkın hüzünlü ilâhisiyle suskun yüreğimizi acılar denizine attık.

Selahattin Yetgin
Kayıt Tarihi : 7.7.2005 14:24:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Zikrettin Karaca
    Zikrettin Karaca

    Soğuk ve karanlık bakışlı gecelerde,
    Nice yarın'lar doğdu, hesapsız, piç bakışlı
    Yüreğimin son çırpınışları bilinmezliklerde
    Bu sana 'Son çağrım' gel, yüreğim nöbetlerde. gönlünüze sağlık zevkle okudum.

    Cevap Yaz
  • Gülce Erdoğdu
    Gülce Erdoğdu

    'O okyanuslarda doğduk ve bir aşkın hüzünlü ilâhisiyle suskun yüreğimizi acılar denizine attık'
    o denizler bazen aşkın yuvası , bazen de sancısı olabiliyor.. tebrikler Gülce Şeren
    .

    Cevap Yaz
  • Ferhat Uysal
    Ferhat Uysal

    Yorgun kelimelerin akan her gözyaşından sonra biçimlenip dizeleşmesi ve sevginin okyanuslarında yol alması enfes bir yolculuktur bana göre de.
    Acıların denizinde yüreğinizdeki sözcüklerin her daim coşkulu olması temennisiyle.

    Cevap Yaz
  • Can Demir
    Can Demir

    kesfetmeye deger detayları,kelımelerle besleyen kalem gıbı yureklerın;derınlıklerındekı gıze dogru yolculuga cıkarmak gerek...nesırlı vede mısralı lırık yansımalar,tamamen yazılgan yetının saha kalktıgı bır uslapla bu kalemde sekıllenmeyı bılmıs....ıyot kokulu denızın ınsanı olan bu adamda,kekık kokan daglardan gelme bır sıtem,vede kelımelere feslegen yansıması veren garıp bır tılsım goruyorum....kanımca;kesfederel tanıtılması gereken bır yurek....
    kuzey_(kavaldakı ezgının cobanı)

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (4)

Selahattin Yetgin