Açılan Gül İdik Solduk Beraber

İbrahim Okur
344

ŞİİR


2

TAKİPÇİ

Açılan Gül İdik Solduk Beraber

Ceddimin bahçesi Süleymaniye,
Sılada akraba bulduk beraber.
Her biri bir yerden geldik haneye,
Virane bağlarda olduk beraber.

On yedi Ağustos cami kur’anla,
Selatü selamet tehlil tekbirle,
Mevlid-i nebiyi dua birlikte,
Namazı niyazı kıldık beraber.

Osmanlı dönemi altın gümüşte,
Altmış bin nüfuslu zirve geçmişte,
İki bin on üçte, hanede on beşte,
Açılan gül idik, solduk beraber.

Kimler gelip geçti acep bu yerden,
Güneşin doğuşu yıldızlar aydan,
Dile gelse taşlar konuşsa meydan,
Yokluğu çileyi andık beraber.

Bozulmuş bağları, yıkık duvarlar,
Kurumuş çeşmeler, pınarı ağlar,
Meyvasız ağaçlar karalar bağlar,
Bakmasan dağ olur, n'olduk beraber.

Harâbe kilise, metrük hamamı,
Camisiz minare, ısssız tamamı,
Eski binalara koymuş samanı,
Ne hallere böyle geldik beraber.

Virane yapılar ağıt söylüyor,
Bağbanın yerinde otlar bitiyor,
Yıkık mezarlarda baykuş ötüyor,
Bir Fatiha yok mu, durduk beraber.

Sironu,golotu, yayla çorbası,
Evelik otuyla elde sarması,
Kalaylı kazanda et kavurması,
Geçmişi hayale daldık beraber.

Bahçe kenarına serdik halıyı,
Dayı,teyze,yenge gördü halayı,
Yâd eyledik ecdât garip sılayı,
Üç damla gözyaşı saldık beraber

Hizmet işlerimiz, Rabia kızdan,
Salih,İsalar yok, küserler bizden,
Mangalsız Halil, düşmüşüz gözden,
Köy ekmeği soğan, dildik beraber.

Her taraf hatıra, unutmuş değil,
Evladı ıyali geçmişe meyil,
Kurdular yavrular, sofrayı Halil,
Errızk-u alellah doyduk beraber.

Ankara,İstanbul, Samsun,İzmit'ten,
Sılayı rahimi dîni hizmetten,
Hilal’in semaver çayı demlikten,
Bülbül avazını duyduk beraber.

Diş hekimi Firdevs, Bilge yavrusu,
Enişte Hünkar Bey, Kaan Kutlusu,
Baldız oğlu Sefa Şiran mutlusu,
Birlikte muhabbet güldük beraber.

Dumanı tütmeyen ocağın oğlu,
Daloğlu yadigâr yoluna bağlı,
Bayburtlu Asiye, Beyza,Berralı,
Bostanda kartolu soyduk beraber.

Sümeyye kızımı yedirmemişler,
Taha,Yasin oğul getirmemişler,
Akmayan suları aktırmamışlar,
Komşudan ödünç su aldık beraber.

Tuba,Büşra,Erva canlar kuzular,
Selvi,Ebubekir gurbet yazılar,
Muhammet Emin'le piknik geziler,
Bir arpa boyunca kaldık beraber.

Fevzi Bey enişte işe dolaşır,
Virane bahçede mîmar çalışır,
Bu günden yarına umudu taşır,
Saliha'ya kıymaz, bildik beraber.

Ahmet baba yıkık bağlar içinde,
Dör duvar kuşlara yuva biçimde
Ber murâd olmaktır, ahir göçünde,
Şenay,Kasım ile gördük beraber.

Muammer,Makbule rahmet nicesi,
Dokuzu ölmüşü, dördü incisi,
Müsemma ismini, kırk yıl öncesi,
Rabia,Şükranı saydık beraber.

Gün ola hayrola, sorarlar bizi,
Bu fani mekânda ararlar bizi,
Bir varmış bir yokmuş, yorarlar bizi,
Oynadık oyuncak, sildik beraber.

Âşık Figani’yim, bastı gölgeler,
Haneler boşalmış, geri gelseler,
Garip kalmış yerler, ibret alsalar,
Atayı,dedeyi sorduk beraber.

Aşık Figani
17/08/2013 Süleymaniye Mahl.
Daloğlu Diyarı Gümüşhane.

İbrahim Okur
Kayıt Tarihi : 4.12.2016 11:49:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

İbrahim Okur