Acıkmak Sabahında Şiiri - Yorumlar

kalkınan bir ovaya bakarak kuşlar
sevgiyle taşıyorlar hafifliklerini

Birkaç kelimenin yeri değiştirilse belki daha da anlaşılır olabilir,ama yine de ben beğendim.Okurken o ovada hissettim kendimi.Tebrik ederim.Sayg.

'Acıkmak Sabahında' Şiiri Hakkında
'verdiğiniz bilgilerden dolayı teşekkür ederim,sevgili Naime Erlaçin...şairi öldü sanmıştım açıkçası ve de üzülmüştüm...sevindim şimdi hayat adına..

.'El-Ezher!..'
hıııı!....
anlaşıldı efendim
neden Türkiye bir yerlere gider!...

sevgilerim sanadır Naime;sağ olasın..'benden bu kadar' :))))deyişin çok hoşuma gitti yeminle.....öpüyorum seni.... '

Tayyibe Atay şair hakkında bilgi istemiş. Bildiklerimi aktarıyorum…..

Ahmet Murat (tam adı Ahmet Murat Özel) 1971 doğumlu olup İbrahim Tenekeci’nin “1990 sonrasının en parlak şairlerinden biri” olarak nitelendiği bir isim. Karaman Lisesi mezunu ( bir zamanlar Metin Altıok’un öğretmenlik yaptığı lise). Bilkent ve El-Ezher’de başlayan yüksek öğrenimini Marmara İlahiyat’ta tamamlamış. Şiirleri Yedi İklim ve Kırklar dergilerinde sıkça görülmüş. İNSAN Yayınlarıyla çalışmış ve SEMERKANT Yayınlarının Genel Yayın yönetmeni… Ayrıca TRT’de 110 bölüm devam eden bir kültür-sanat programı sunmuş. ÜLKE TV’de ise “Vatan Millet Sakarya” programını hazırlamış. Halen “40ikindi.com”da yazıyor. Şiirlerinde - anladığım kadarıyla - İsmet Özel ve Sezai Karakoç’un izlerini bulmak mümkün. Yazar ve şair olarak Dostoyevski’nin “Yer Altından Notlar”ından fazlasıyla etkilenmiş, İkinci Yeni’yi, Haydar Ergülen’i, Birhan Keskin’i önemseyen bir şair/yazar/yayımcı. Soyadının İsmet Özel’le benzerliğinden ötürü sadece Ahmet Murat adını kullanmış. Bildiğim kadarıyla bir çocuk kitabı (adını anımsamıyorum) ve iki şiir kitabı var;

Kaf ve Rengi (1999),
Kuş Bilgisi (2004)
………..

Benden bu kadar:))

İsmet Özel haklı galiba 'modern şiir, merdivenden yuvarlanan kişinin, düştüğü yerde sayıklamalarıdır'...
bir dize:
'ben bir gitmeyi bir sabaha dikerken acıkan'
başka birşey göremedim; üstelik şiire kör de değilim...

Kötü şiir vardır?
İçinizi ılıtan iliklerinize kadar titrediğiniz şiirler de...
Ben bir şairin yazdığına 'şiir değil' deme sleahiyiyetine sahip değilim.
Ama ne olursunuz aziz ve azize şiir seven dostlarım bu yazılara 'ŞİİR' diyebilmem için sizlerin şahitliğine ihtiyacım var?
Mehmet YUSUFLAR

Şiir olarak çok soğuk e donuk geldi bana.
Naturel (doğal) hayata özlemi çözebildim.
'avuçla içilen bir aynayı ' hoş bir imge olarak aklımda kalan. Gerisi 'kuşlar' gibi daldan dala konan duygular.

Ürkünç!

-TDK'ya kıyağım olsun bu kelime de- :)

at'ın başına gelecek bir şey var galiba:)ya da bu ay başka takvimde başka bir ad, at ayı:)


hayırlısı.


benimki de hayvan sevgisi:)


günün şiarini kutlarım şiir.

kendince bir bildiği vardır diye düşündüm.

karmaşık ...

topu topu dört şiiri var antolojide,şairin..hepsini 2004
şubat ayında geçmiş.ötekileri de okudum,merak işte!..bu şiirinden daha iyi geldi bana ötekiler...

sonra düşündüm,neden beş yıldır tek bir şiir daha eklememiş sayfasına diye...hayatta olup olmadığını bilen biri varsa açıklasın lütfen!..

şiire gelince:okurken kafam karıştı doğrusu...daldan dala atlayan sincapı hatırladım birden ve atladığı dalları seyretsem de,gözden kaçırdım onu!:))))
yani bir kuyruğunu gördüm sincapın,bir de kulaklarını!..oysa gözgöze gelmek isterdim onunla;olmadı!:)))

bunlara rağmen bazı imgeler yakaladım,gerçekten güzeldi...şiirin tarifini düşündüm sonra;akılda kalan tek sözcük bile onun şiir olarak adlandırılmasına yeter deniliyordu!..işte onlardan bir kaçı:

'elma kabuklarında söndürülen uyku'
'bitkiyi yıkayan bitki'
'tabiatı ısıtan atın ruhu'
'avuçla içilen ayna'
'güneşe seslenerek dinlenen aile'

kutlamak gerekiyorsa eğer,kutluyorum ben de;saygılarımla...