Acı Veren Şiiri - Fırat Erdoğan

Bugün sana adanmış onlarca şiirim var,
yarın yüzlerce olacak,
öbür hafta binlerce.
Ve çığ gibi büyüyecek sana sakladığım soluğum.
******************
Sen hiç unutulmamış şarkısın dudaklarımda.
Yarına beslediğim umudum,
umuda olan inancımsın.
Hep düştüğüm yanılgımsın,
düşmekten zevk aldığım.
Ya hayatın ayrıntısında saklısın,
ya da hayatın ayrıntısısın.
Safsın,
yağmursun,karsın.
Umut verensin,
topraksın,büyütensin.
Ama acı verensin.
Acıtansın,yakansın.

Gizsin...
Sen; bensin,ben.
Yüreğimin saflaştırdığı,
büyüttüğü.
Ama acı verensin.
Acıtansın,yakansın.

Akan yağmursun toprağa,
toprakta yeşerensin,büyüyensin,
meyve olup düşensin.
Ama acı verensin.
Acıtan,yakan.

Geceyi yakan güneşsin.
Bulutu kovalayan rüzgar.
Çocuksun en masum halinle.
Ama acı verensin.
acıtansın,yakansın.

Aydınlanmak için,
aydınlatmak için
bedenini ateşe verenlere çok uzaksın.
İdeolojisiz bir coğrafyasın,
ve tarihi kimsesiz.
Acı çekensin.
Acınansın,yanansın.

İmgemsin düşlerimde.
Bir titremesin bedenimde.
Hem yakansın,hem serinleten.
Bir muammasın varoluş nedenimde.
Bahara sakladığım tohumumsun,
büyütmeye can attığım.
Sonbaharda bulduğumsun,
ve hiç unutamadığım.
Ama acı verensin.
acıtan,yakan.

Bir anda kaybolansın,
kaybedensin.
Acıyan yanımsın,
acıtan,acınan.

Yalnızlığa terkedensin,
umursamayansın.
Düşünmeden yalnızlığa itensin.
Hem acı verensin,
hem acı çeken.

Unutuluşumsun
ve
kayboluşum...