Bir kaval sesi yankılanıyordu kulaklarımda
''Kaz mezarcı derin kaz'' türküsüyle.
Belliydi bu kavalı çalanında
Benim gibi dertli olduğu.
Arkadaş olmak istiyordum kaval çalanla
İlerliyerek varıyordum yanına.
Bir koyun sürüsü vardı öte yandan
Başını önüne eğmiş çalıyordu bir çoban.
Benim geldiğimi görünce
Kesmişti o yanık türküsünü.
Şimdi dikkatle bakıyordu bana
Belliydi halinden dertli oluşu.
O da benim gibi yardan mı ayrılmıştı
Yoksa sürüsünü mü kaybetmişti.
Soramadım derdin ne diye
Bakakaldım o acı hayat çizgileriyle dolu çehreye.
Çal dedim, bir de benim için çal,
Dertli olsun, yanık olsun, bitmesin
Her zaman dinleyim, her zaman ağlayım.
Çal gardaş çal, durmadan çal...
(04 Mart 1971)
Kayıt Tarihi : 20.12.2009 00:38:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
melek ayaz
saygılar
Sevgili kardeşim, değerli hemşehrim Şadi Ünal,
Şaire ilhamın nereden ve ne zaman geleceği belli olmaz. Bir çoban kavalından esinlenerek yazılan Beğenerek ve saygı duyarak okuduğum bir şiir olmuş. Tebrik ediyor ve başarınızın daim olmasını diliyorum.
Yuvanızda huzur ve mutluluk , yüzünüzde sevinç tebessümleri hiç eksik olmasın, Kaleminizin her dem kudretli ve ilham yüklü olması dileklerim ile birlikte kardeşimin sayfasına Üçüncü Tam Puanı bırakıyorum.
Her şeyin en güzeli sizi ve sevdiklerinizi bulsun efendim.
Sevgi ve saygılarımla.
Dr. İrfan Yılmaz. TEKİRDAĞ.
TÜM YORUMLAR (11)