Mutluluğum yaraladı beni.
Bütün acı çekenler benim hekimlerim olsunlar!
Benim sabırsız sevgim çağıl çağıl akardı.
Aşağılara, doğan ve batan güne doğru.
Suskun dağlardan ve acı fırtınalarından.
Vadilere doğru çağlar ruhum.
Pek uzun zaman özlem çektim ve uzaklara baktım.
Pek uzun zaman yalnızlık içinde kaldım.
Bu yüzden susmayı unuttum.
Ben artık tamamen ağız oldum.
Yüksek kayalardan akan ırmağın çağıltısı oldum.
Sözlerimi aşağılara, vadilere salacağım.
Varsın sevgi ırmağım ıssız yollardan aksın!
Sonunda bir ırmak yolunu bulmaz olurmu denize!
Evet, bir göl var içimde,
yalnız, kendi kendine yeten bir göl,
Ama sevgi ırmağım onuda aşağılara sürükler, denize!
Yeni yollardan gidiyorum. Bana yeni bir dil geliyor.
Bütün yaratıcılar gibi, eski dillerden bıktım.
artık ruhum aşınmış tabanlar üstünde yürümek istemiyorum
Her türlü konuşma bana pek yavaş geliyor.
Ey! Fırtına, senin arabana atlıyorum!
Seni bile kamçılamak istiyorum hınzırlığımla!
Bir bağırma ve bir sevinç çığlığı gibi
Engin denizlerin üzerinden geçmek istiyorum.
Dostlarımın kaldıkları mutluluk adalarını buluncaya dek…
Wilhelm Nietzsche (Böyle buyurdu Zerdüşt)
Yusuf KesikKayıt Tarihi : 25.8.2012 18:23:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!