Bazen yüreğimize acı ansızın düşer. Tane tane donar bütün gözyaşlarımız. Yüreğimiz burkulur. En derin hislerden çığlıklar yükselir ansızın. Elimiz, ayağımız buz keser bütünüyle donakalırız.
Çaresizlik olanca gücüyle haykırır bütün gerçeği yüzümüze. Dilimiz lâl olur, kolumuz kanadınız kırılır. Boynumuz bükülür ve kabul ederiz bütün başımıza gelenleri.
Derin bir sükût kaplar ortalığı. Herkesin gözleriyle konuştuğu an başlar bir zaman. Ama hiç bir çare yüreğimize düşen ateşi söndürecek güçte değil maalesef.
Uzun bir yolculuk diye çıktığımız yolların nasıl birden kesiştiğine tanık olur fâniliğimiz. Karmaşık duyguların göğe yükselişi gibidir yaşantımız. Her gidenin arkasından yaklaşan yollarımız birer birer kısalırken, bizler bir nefes aralığı yaşamaya çaresizce devam eder dururuz, yeni hayal kırıklığını hissetmediğimiz güne kadardır bu zaman.
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta