Bir kötürümüm, Irak’a giden uçaklarda, at harici hızlarda. Dağlar, ovalar, ağaçlar, sular ve insanlar neden kaçıyorsunuz?
Iraklaşmak istemiyorum.
Sekize mi böleceksin beni, resimde ve buzdağı hikâyelerinde olduğu gibi? Ben, kaçın parçasıyım? Bölükler, insaniyet kaynıyor kara çukurlarda.
Düşlerim hala, Yusuf kadar güzel, ağlıyorum. Gözlerime kara bir yaz’ma bağlıyorum.
Söz a(ğa) çları dar…
Tenime kar, içime kor sürüyor gözlerin.
Bakamıyorum…
Dinle sevdiğim, bu ayrılık saatidir.
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
Devamını Oku
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.