Sırt üztü uzanmışım
Çırılçıplağım
Gözlerim kapalı
denizin sesini
Rüzgarın uğultusunu
Ve mutluluğun tadını çıkarıyorum.
Üzerime dökülen buz gibi suyun
gerçekçiliği ile uyanıyorum
Hayal aleminden
Kafamı kaldırdığım da kamışıma takılan teli farkedip
Onu almaya yelteniyorum
Ama elim,elim,elimi alamıyorum
kafamı sola çevirdiğimde fark ediyorum
İsa gibi çarmıha gerildiğimi
Kamışıma takılan telin
ne anlama geldiğini
Şartel'e herbastıklarında daha iyi anlıyorum
Haykırmamak için verdiğim mücadele
Vücudumdaki bütün tüyve tüycüklerin
Bir tabur edasıyla hazır ola geçmesi
o devgibi kamışın
İlk doğguğu anki kadar küçülmesi
Saçlarımın kirpiyi andırması
Saç köklerimdeki kabarıklılığı açlıkla beraber yeme hissi
Tabanlarıma vurulan her sopa darbesin de
Yüregimin agzıma kadar gelmesi
Gözyaşlarımı onlara bırakmamak için verdiğim savaş
İşkencenin bana değilde onlara yapılırcasına
Onların haykırması
A ulan allll
Bağır sana be bağır sana,bağır, bağır, bağırrr
Asıl işkenceyi onların çektiğini gösteriyordu
Acıyı ben haykırışı onlar yaşıyordu.
Hissedemiyorum artık ayaklarımı
Benim değiller gibi
Bir an agladiye yalvardığım
Gözlerim bana küsmüş gibi
Yerdeki kırmızılığa bom boş bakar olmuştum
Biliyorum yerdeki kan benim kanım
Ama Hissedemiyorum
Kayıt Tarihi : 13.10.2007 11:43:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Gülünün Solduğu Akşam adlı kitabı okuyanınız vardır bende okudum

TÜM YORUMLAR (3)