el yordamıyla dalarken hayata,
hayalimizdeki kurşun askerlerdi
acemice yaşadığımız aşklar.
sanmaki;
sevmedik.
düşünsene;
arabesk şarkıları dinlerken,
Sen: Çamlı dağlardan ağaran şafak...
Sen: Duru göllerin nilüferisin.
Sen: Engin ovada sararan başak...
Sen: Umut kaynağı, alın terisin.
Sen: Gökte yıldızsın, uykularda düş...
Devamını Oku
Sen: Duru göllerin nilüferisin.
Sen: Engin ovada sararan başak...
Sen: Umut kaynağı, alın terisin.
Sen: Gökte yıldızsın, uykularda düş...




İnsanı değerli kılan duygu zengini yapan yaşanmışlıklardır.Yüreğimizde yaşattıklarımız diridir.,yaşamayanlar ölüdür.Şiir mecazdır,şir dil üstüdür.Yani sözcüklere yeni anlam vermektir.Tıpkı bir çocuğun dünyaya gelmesi gibidir.Şiiri yazmadan damıtılmış olması gerek,yaşanması gerek.Yaşamdan kopuk olan bir şiir ne kadar estetik olursa olsun gerçek bir şiir değildir.Tıpkı bir robotun insanın yerini tutması gibidir.Şükriye Halaçoğlu'nun şiirlerinin etkileyici olmasının nedeni bu olsa gerek.
Her insanın arabesk şarkılar dinlediği, bazı şarkılardan hiç olmadığı kadar etkilendiği bir zaman dilimi vardır. Aslında büyüyüncede aynı duygular yaşanabiliyor.
Bu şiir ile ilgili 2 tane yorum bulunmakta