Bahanelerinin kalabalıklığı
Reddetmeni kolaylaştırsada
Yinede sevmeme engel değildi.
Yoğun eleştirilmiş, benliğimin
Çıkmaz sokaklarında
Bir başına kalmış, yavru kedi
Yalnızlığından farksızdı durumum.
Sevgi ve bir kap süt veremeyecek kadar
Yoksuldu koca şehir ve milyonlar.
Sabahın zifiri karanlığını,
Aydınlığa çıkaracak bir işaretmiydi acaba?
Essalatü hayrün minen nevm sesleri.
Ve arkasından gelen Allahu Ekber.
Veyahutta yalnız olmadığımızın
Kesin bir kanıtımıydı?
Nem oranın 90’a çıktığı
Nefes almamızın imkansızlaştığı
Ve uykularımızın firara çıktığı gecelerde,
Farkına varırdık yalnızlığımızın.
Güneşin doğmasıyla yine aynı hengame,
Gün içinde kayboluş,
Ve geceleri kendimizi buluş.
Uykularımız ile uyanıklığımız arasında gelirdi;
Bu garip duygular.
Ve bitmeyen sorgular.
Acaba sadece bendemi?
Tüm evrendemi derken,
Elbette gelirdi; tatlı uykular.
Ve köpeklerin havlaması,
Arabaların ve derinden gelen uçak sesleri,
Arkasından solumaya başlardı, yaşlı şehir.
Taki güneş batıncaya kadar.
Kayıt Tarihi : 2.8.2013 12:14:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Bülent Albayrak](https://www.antoloji.com/i/siir/2013/08/02/acaba-199.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!