_____KARA PEÇELİ KIZ____
Efsun dilber, arap tayına biner
Komşu köyün kara peçeli kızı
Yaylamızda çeşme başına iner
Komşu köyün kara peçeli kızı
Sevgi tepesinde zirvede endik
Düşlerde uçardık bebekten şendik
Bülbüllere kucak açan gülşendik
Eskilerde kaldı, bizim bayramlar
Neşesi bitmeyen tek bir an idik
MISRA-I BERCESTE
Yaşadığım an
Damarımda kan
Canımda can
En Güzel heyecan
Bir turisti gördüm teras bağında
Sanki büyü vardı gözü, kaşında
Ömrümün baharı gençlik çağında
Âşık oldum, Nemrud dağı başında
Kapılınca esen gönül yeline
Adana'da beyaz altın topladık
Cebimize üç beş kuruş koydular
Mutluluktan havalarda hopladık
Gâvur dağına varmadan soydular
Künyemize kazılmıştır amele
Selâmı gönderip hâlım sormuşsun
Hayat çöle döndü, tal mı bıraktın?
Kendini avutup boşa yormuşsun
Sen gittikten sonra hâl mı bıraktın?
Kırdın kol kanadım, dal mı bıraktın?
Sabahlar olmasa aşk sahilinde
Barışsa benimle üzdüğüm ece
Gazeller okunsa, gönül dilinde
Sevdâ deryâsında yüzdüğüm gece
Muhabbetimizi kıskanırken çay
Riyakâr dünyada kalmadı hâzım
Aşkı pula fedâ ettiler ustam
Yürekten sevecek bir Leyla lâzım
Seven kula vedâ ettiler ustam
Nûr önünde puslu bulut kurmuş set
İnsanlardan uzak kuytu indeyim
Aradığım, ışık kaynağı ışık
Ne bir cenazeyim ne de zindeyim
Düşünmekten kafam karmakarışık
Elimde bastonla çıkış ararım
Tanıdıkça kalleş, alçak âlemi
Yaşıyorum ama yazamıyorum
Kâğıda dökmemek, üzer kalemi
Taşıyorum ama yazamıyorum!
Ocak ayında, kış mevsimi kurak
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!