ABOOO ZAL'IN TAVUK HİKAYESİ
Ayakkabının ökçesine basmışım
Yumurta topuk, altı nalçata
Üç günlük yoldan duyulur sesi
Çeketi omuzuma atmışım.
Dağları sarsan, davul gümbürtüsü
Değil gardaş duyduğun
Benim tesbihin sabrımı öğütüşü.
İlkgözağrımızın evlerinin önünden,
Savura savura dumanını bafra'nın
Havamız binbeşyüz, bir yumrukta
Doksandokuz boğa devirecek gibi,
Gerine gerine geçiyorum. her gün
En az üç posta. duyurmuşuz sevdamızı
Alemdeki, bütün düşmana dosta..
Beni her gördüğünde, ağzı kulaklarında
Ya arka kapısında, ya penceresinde
Ya balkonlarında cilveli cilveli
Süzüyor beni... borumu be adamım
Bu kız bana kara sevdalı...
Mecnun ile Leyla'nın aşkları yavan kalır
Bizim aşkımıza kıyasta.
Bir gün; avlularının önünde anası,
Elinde bir tavuk, birde suğluk (Ekmek Bıçağı)
"Şu tavuğu bir kesiver, gadasını aldığım..."
Sözüyle oldu bizim ölümsüz aşkımızın,
Aladağların buzunda kaynaması.
Varmı ulan şimdi,
Olmak köyün yüz karası
Bir bıçak, bir tavukla anası orda dururken,
Aklımıza geliveriyor,, eski bir vukuatımız
Yıllar önce yeni yeni
Terler iken bıyığımız
Şu tavuğu kesiver de yiyek
Deyivermişti anamız.
Bir kaçkere kopartık, başını...
Bir çalışta bıçağı tavuğun boğazına,
Dediler olmaz.... tavuk mundar olur...
Babam gösterdi bir kaç kere
Şöyle kesersen, eti helal,
Yoksa yiyemeyiz, bize haram olur.
Babam yokken evimizde,
Bir gün, yanımda küçük bacım
Yakaladık avluda en irisini
Ayağımın altına alıp, çaldım bıçağı
Ve bıraktım... Tam bir tiyatro gerisi...
"Abiiii tavuk uçuyooor
O önde ben arkada yedi dağı,
Dokuz üstü açık köyü dolandık,
Onuncu üstü açık köyde,
Bir tellala yakalandık.
"Duyduk duymadık demeyin
Abooo Zal'ın köyünden Abooo Zal'ın
Babasının sözüdür...
Bizim oğlan dönsün gayrı,
Yoksa onun.... Bizim oğlanı,
Görüp de söylemeyinin...
Bundan gayrısı
Bib... lidir dostlar.
Her neyse...
Güç bela yakaladık kaçağı
Yine kopardık kafasını...
Ya Allah diyerek sallayınca bıçağı.
Anama göre yine mundarmış
Bacımla ben, afiyetle götürdük...
Bizim kıçı kırık, gene
Acemiliğimize kurbanmış.
Bir kaç ay sonra ikinci bir,
Tavuk kesme vakası... yine kaçırdık,
Ayağımız altından... gene yakalayana kadar
Soğuk terler fışkırdı sırtımdan.
Bir daha tövbeler tövbesi,
Tavuk kesmem...
Sözü çıkıvermişdi ağzımdan.
Şimdi ilkgözağrımızın anası
Şu tavuğu kes diyor...
Yutkunuyorum bir iki,
Yeminliyim diyorum...
"Sen erkek değilmisin,
Yoksa korkuyormusun, gadasını aldığım" diyor...
Bizimkisi merdiven başında
Dilini çıkarmış gıcık gıcık gülüyor...
Bütün kem kümlerim kaale alınmayınca
Atıyor tepem... dağlarda yankılanıyor kükrememiz
Ulan sümüklünün anası,
Adam keserim... mesela seni, mesela kızını
Mesela sırayla bütün sülalenizi keserim...
Amma velakin bu tavuğu kesmem,
Yeminliyim ulan yeminliyim dedik ya! ...
Ben sizin tavuğunuzu da,
Ananızı da, kızınızı da... Ulan imansızlar
Başlatmayın sizin hatırınızada, gadanıza da!
Ne havamız kaldı, ne sevdamız
O günden sonra... dururmu sümüklünün anası,
'Ödlek horoz'a çıktı köyde adımız.
"Yılgın Yağmur'a söyledik
Hemen, şiir yazmış dayamış
Burnumuzun ucuna... okuduk,
Okuduk, yutkuna yutkuna...
Ulan oğlum, yırt bu kâğıdı, unut bu şiiri,
Sakın duymasın, yirmi yıllık avradımız
Tefe koyar bizi bu yaşdan sonra...
Kırküçüncü yengenizdir kendisi,
Boşayalım desek olmaz, olabilemez
Kız arasak, bize gelmez bu yaşdan sonra,
Devlet maaşa bağlamış dul avradları,
Zor bulunuyor, avradların yenisi..."
İşte böyle dostlar; Bir tavuk kesmeyince
Kaybetmiş ilk göz ağrısını,
Abooo Zal'ın üstü açık köyünün
Abooo Zal denilen delisi.
Adanasız, 18.11.2013 - 17:03:00 Yılgın Yağmur
Nebi ÜnlerKayıt Tarihi : 19.11.2013 03:58:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
İşte böyle dostlar; Bir tavuk kesmeyince Kaybetmiş ilk göz ağrısını, Abooo Zal'ın üstü açık köyünün Abooo Zal denilen delisi. Adanasız, 18.11.2013 - 17:03:00 Yılgın Yağmur ......................................................... .................................... .................
TÜM YORUMLAR (1)