Ablam çiçekli basma giyerdi.
Gurbet ustasıydı,
Sıla mı,hüzün saatlerimi?
Eylülün ilk haftasıydı.
Saçlarını tarasa akıp giderdi onlarca keder.
Darılsa bana kumral bir yalnızlığa başlardı.
Dağın üstünde:
akşam güneşiyle yüklü olan bir bulut var dağın üstünde.
Bugün de:
sensiz, yani yarı yarıya dünyasız geçti bugün de.
Birazdan açar
kırmızı kırmızı:
Devamını Oku
akşam güneşiyle yüklü olan bir bulut var dağın üstünde.
Bugün de:
sensiz, yani yarı yarıya dünyasız geçti bugün de.
Birazdan açar
kırmızı kırmızı:
tüm antolji arkadaşlarımın bayramı kutlu olsun.
esenliklerle
namık cem
'ÖLÜM, HİÇLİK, YOKLUK, ADEM, MAHV VE İDAM DEĞİL'DİR! O, ZİNDAN-I DÜNYADAN, BOSTAN-I CİNANA BİR GÖÇ, ŞU DAR-I İMTİHANDAN VE GURBET-İ FANİYEDEN SILA-İ BAKİYE, SAADET-İ EBEDİYEYE BİR GEÇİŞTİR BİR UÇUŞTUR! BU TARZDA GÖÇÜŞLERİN VE UÇUŞLARIN ŞART-I KAT'İYESİ; İMAN-I BİLLAH VE AMELİ SALİHTİR VE TAKVADIR!
Şaire ve bütün dostlara hayırlı bayramlar.
'Giyilmemiş çamaşırlar nasıl kokar bilirsin,
Sandık odalarında
Ablamı tanımazsın,
Hürriyette gelin olacaktı, yaşasaydı;
Bu teller onun telleri,
Bu duvak onun duvağı işte'
Ah ciğer acısı çekenler bilir;kanattın yüreğimi şair gece gece,rakı da bulamam şimdi...
Bu şiir ile ilgili 23 tane yorum bulunmakta