Sana sevgim senden değil,
Sana bağlılığım senden ötürü değil,
Sana sevdam ondadır,
Sanmaki bu sevda burda kalacak,
Sanma ki hep böyle gidecek,
Birgün elbet elbet bu beste tamamlanacak,
Bugün gün ağardı, bugün sesizlik çoktü
Hep bugün hep bugün
Yarını yaşamak yarını bilmek,
Bugünün sonu yarının başlangıcı bugün,
Hep bugün hep yarın,
Uzaklara mı bu yolculuk, göklere mi bu davet?
Hep hasret çektiğim yerlere mi bu davet?
Ağlarız ümitlerin tükendiği akşamlarda,
Ruhumuzun renklerine mi bu davet?
Yıkık sevdalarımız, hayalerimiz, gülüşlerimiz,
Başlamış yine bir gece daha..
Bırakmış beni bir gündüz,
Bırakmış haber vermeden yalnızca...
Zamanın akıp gitmesi,
Beni sana ne kadar yaklaştırsada,
Sevgilime kul oldum,
Güzeliği seçeli.
Varlıkta yoksul oldum
Benliğimden geçeli
Vucut ruha ağ gibi
Yer, gök, taş, toprak zikreder Alllah,
Mahlukat secde eder Allah diye,
İnsan af der, rahmet der, mağfiret der Allah,
Dağlar secde eder rüzgar hu der Allah,
Bulutlar ağlar, yer kavrulur Allah der,
Yapraklar boynu bükük Allah der,
Anne inleyen bir ney, anne hicrandan yumak,
Gözleri buğulu, nemli ve her zaman zâr zâr...
Kaderidir annenin ocaklar gibi yanmak,
Hep hüzünlü eser onun ikliminde rüzgâr.
Kuşlar gibi titrer o güneş yüzlü nevhayâl,
Sîmasında alacakaranlık endişesi...
Ne azap, ne sitem bu yalnızlıktan
Kime ne, aşılmaz duvar bendeedir
Süslenmiş gemiler geçse açıktan
Sanırım gittiği diyar bendedir
Yaram var, havanlar dövemez merhem
Her zaman düşündüm onu;
İçimde bu azgın davet ne demek?
Oraya, neredeyse güneşin sonu
Uçmak, kayıp gitmek, kaçıp dönmemek
Altında kaydırdı bir el minderi;
Bugün gün ağardı, bugün sesizlik çoktü
Hep bugün hep bugün
Yarını yaşamak yarını bilmek,
Bugünün sonu yarının başlangıcı bugün,
Hep bugün hep yarın,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!