Kainat Allah’a boyun eğerken
Ya sen Hak’ka boyun eğdin kaç kere
Topal sinek bir Nemrut’u yenerken
Sen nefsini günde yendin kaç kere
Dünya dahi bir menzile koşuyor
İlahi Yarabbi sana kul olmak
Dünyalara sığmaz bir saadettir
Aşkın ile yanıp yanıp kül olmak
Kasırlara bedel bir inayettir
Gönül bağında gül gerek
İnsan olması pes tamam
Şakıyan bir bülbül gerek
İnsan olması pes tamam
Doğuda bir batıda bir
Mahzun olup çatma hilal kaşını
Pek yakında kader sana gülecek
Ağlaya ağlaya gözün yaşını
Kader kıymet bilen dostlar silecek
Göklere ref olmuş yüce kalesi
Size anlatayım çark-ı fenayı
Bozulmuş insanlar ar belli değil
Diller anmaz oldu hamdu senayı
Hüsranın içinde kâr belli değil
Yozlaştı nesiller koptu aslından
Sardı bu dünyayı fesat ateşi
Bu kızıl ateşi söndür Allahım
Akıttı gözlerde kan ile yaşı
Mazlumun yüzünü güldür Allahım
Fesadın ruhunda hep şüphe hile
Gönül bahçemizin goncacık gülü
Bahar geldi geçti açmaz mısın sen
Bu serhat ellerin şeyda bülbülü
Aşka sevke gelip ötmez misin sen
Açıktır her kula gönül hanemiz
Dostlar ile sohbet etmek
Petekte ki bal gibidir
Yarenlerle ülfet etmek
Bara gelmiş dal gibidir
Dostlar irfana gelince
şimalinde sarp kayalar
Yükseyinde hoş yaylalar
mecnuna muştak leylalar
huri melek soyu akdam
can dostlarıom orda yatar
Uygarlığın öncüleri
Öğretmenler öğretmenler
İlim irfan yolcuları
Öğretmenler öğretmenler
Cehalete savaş açan
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!