ben kayalıklarda
vınlayan kurşun seslerindeyim
sen tutsak kanarya seslerinde
gözlerin linç
öfken linç
ben daha on beşinde
Al götür beni uzaklara
Sevdan ağır geliyor
Uçsuz bucaksız ovalara
Masmavi gökyüzlü çayırlara
Yeşil akan ırmaklara
Al götür!
muş türküsü
kar düşüyor muş’a
perçemine boyacı çocuğun
küçük kız kardeşinin
ıslak mendil peçetelerine
sen varken
sen varken
ege gözlerinin mavisiydi
ışıl ışıl
poyraz rüzgardı zeytin
tanıdık biri
bir zamanlar
biri sormuştu
“ben milliyetçiyim
mukkadesatçı
mümkün
gerçeği yoktur hayatın
ölümü elinde
beyaz bir aşk edip
yaşamak mümkün
RÜZGAR YÜZLÜM
seni nasıl sevmişsem
öyle dursun
rüzgar yüzlüm
BİLSEN
bilsen seni nasıl sevdiğimi
kestane gözlerin beni
nasıl yaktığı
bir bilsen
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!