bir temmuz aralığından bir eylül kirişlemesine dek
Sular ıslanmasa da gözlerimiz ıslandı
Göklerin çekiminde kurban verdik bir koçu,
Bayramlar bayram olup, adam bile uslandı.
Yedi haziran günü kaybettik Karakoç’u!
Dile gelse dizeler, yas edip ağlar şimdi
Yetim kaldı Mihriban, bağrını dağlar şimdi,
Satarsın gözlerinin dikkatini, ellerinin nurunu, bir lokma bile tatmadan
yoğurursun
bütün nimetlerin hamurunu.
Büyük hürriyetinle çalışırsın el kapısında, ananı ağlatanı
Karun etmek hürriyetiyle hürsün!
Devamını Oku
yoğurursun
bütün nimetlerin hamurunu.
Büyük hürriyetinle çalışırsın el kapısında, ananı ağlatanı
Karun etmek hürriyetiyle hürsün!