Aydın Dereköyden göçümüz kalktı
Ankara Kalecik buraya aktı
Yayla yayla gezmiş soyumuz bizim
Konduğu her yere ateşi yaktı
Sarosman Çenesiz kökten biz biriz
Dede Osmandır en baştan erimiz
Kızılişşik bize yurt yuva olmuş
En son Kozayağı çadır yerimiz
Kızılişşik deriz kuruldu beşik
Yörüktür oymağı bir Kızılışık
Dünya malı ona vermedi hiç tat
Köyünün bağında Allaha aşık
Abduraman torun Osman dedenin
Ayrılır burda kol bu sülâlenin
Değirmen döndürür rızkını bulur
Bereketi gelir o değirmenin
Derler bize köyde Abduramangil
Abduraman dedem erişmiş bir gül
Gelecek neslimiz sakın unutma
Sülâlenin başı bunu böyle bil
Bekler değirmeni aşk yana yana
Bereket doluyor teknede una
Atların üstünde nur yüzler gelir
Hızırmı uğradı değirmen sana
Dediler sen burda haram yiyorsun
On haklada bir hak aldım diyorsun
Getir bize bir kap içi su dolu
Elin kapta yıka ne görüyorsun
Her una değdikçe elini yıkar
Elde kalan unlar bu kaba akar
Üç beş günden sonra gelir nur yüzler
Suyunu süz kaptan ne görüyorsun
Derler Abduraman hamur al buyur
Kime un öğüttün hakkını ayır
Tövbe değirmeni döndürmem artık
İşte orda yanar kalp cayır cayır
Besmeleyle kaşık sunuyor aşa
Allah ile kalır kırda baş başa
Al ata heybetli bindiği zaman
Bütün köy çıkıyor mabine kaşa
Abduraman dede bal şerbet içmiş
Heybetini gören kendinden geçmiş
İbadette tadı alamam diye
Kimsesiz ıssızca dağlara kaçmış
Nefsi körleyerek huzurla yaşar
İbadet yerine her sabah koşar
İlahi aşk dolmuş onun yüreği
Her Allah dedikçe yürekten coşar
İçindeki aşkı hiç belli etmez
Nazar eden gözler kör olur görmez
Nerelerde namaz kılıyor ise
Cuma bayram günü camiye gitmez
Derler Abduraman delirdi yatar
Kendini bir gün taş kayadan atar
Bayram namazına getirmek için
Köylü onu ıccak kayada tutar
Köylü der acıktık kaçıyon birde
Ah olsada yesek bir sıcak pide
Abduraman eli kayaya sokar
Alır sıcak pide erişmiş dede
Keramet ehlidir köylüler şaşar
Aşka gelmiş bütün gönüller coşar
Abduraman derki Allah dan her şey
Ne haddime benim bu beni aşar
Iccak kaya kalır oranın adı
Bir başka dediler pidenin tadı
Abduraman deli değilmiş derler
Sonunda bildiler ondaki odu
Köylülere derki düşersem nerde
Çevirin mezeri o güzel yerde
Topraklık yanında toz duman çıkar
Çekilir araya nurlu bir perde
Köylü hayran kalır saçılır nurlar
Derler burda şimdi yediler kırklar
Abduraman dede erdi murada
Kapandı değirmen dönmüyor çarklar
Şimdi ora yeşil çevrili yatır
O günden bu güne sayılır hatır
Yürüdü Hak yolda adıyla yaşar
Mevlâm soyumuzu yolundan götür
22/03/2011
İrfan Çelik 1Kayıt Tarihi : 10.1.2012 18:11:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![İrfan Çelik 1](https://www.antoloji.com/i/siir/2012/01/10/abduraman-dede-oykusu.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!