Bir şeyler değişiyor,
Niye dur diyemiyorum.
Kaçıp gitmek mi çare,
Kalıp savaşmalı mı, bilmiyorum.
Ellerimi uzatsam rüzgara,
Her rengin içinde bir özlem var,
Her rengin içinde bir parça sen,
Gel işte bekletme,
Bir gün haber vermeden,
Çık gel ve bir daha gitme,
Mazlum Müslümanların hayatı
azab içindeyken,
Mağdur Müslümanların rahatı
batıyor bana.
Hasret,
Seninle geçen günlerde saklışmış meğer,
O günlermiş seni hatırlatan,
O günlerden geri kalan tek şeymiş sensizliğim,
Ve sensizlikten kalanların üzerine kurduğum düşlerim.
Sen bir ateş sanırdın bu sevdâlı hâlimi,
Oysa ben küle dönerken seyretti âlemi.
Sen gül diye geldin, ben dikenle sınandım,
Aşk seni değil, beni benden alandı...
Ve şimdi kapıyı çalmak üzere,
O hiç gelmeyecek sandığımız,
Ayrılık saati.
Bu garip yüreğim sende kalmış,
Bu suskun dilin sözü sende saklı.
Bir adım uzaklaşsan yıkılır dünya,
Gel, ömrüm seninle olsun, sana kurban...
Gecem sensiz donmuş bir dağ gibi,
Gönlümde bir mâbed vardı, sessizce semâ ederdi,
Bir aşk vardı, adı sen, gecelerde zikrederdi.
Ben seni bir nur bildim, secdelerle bekledim,
Sen geldin, İbrahim gibi… gönlümü put zannettin.
Taştan değildi o kalp, ne heykeldi ne serap,
Gelip girdin ama geçip gidemedin,
O ilk günkü yerde duruyorsun hâlâ.
Her şey çok güzeliken de seviyordum seni
Her şey beni çok üzerken de seviyorum hâlâ.
Sen yeni ufuklara yelken aç
Ben imkansızlarında demirliyim.
Sen hiçbir zaman bilme ilk aşkımı,
Ben ise anılarında kilitliyim.
Bakışların altında kaldım,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!