Fiğan edip bana ağlama bılım
Felek vurdu kırıldı inan dalım
Son nefesini veriyor bu canım
Benim için o ağlamasın bılım
Akan göz yaşımı sen hiç silme
Sen hiç lafın altında kalmazsın
Aklına geleni birden söylersin
İşine gelmeyene dudak bükersin
Sevdiğini seversin analık suratlı.
Bir kahkaha atarsın herkes bakar
Bahar geldi çiçekler açtı nerdesin
Bağ budanıyor pancar ekiliyor bilesin
Irgatlar dürüm yiyor sende istermisin
Çökelikli dürüm yemeye gel gardaş
Yaz başı olup ağaçlar kurumadan
Aydınlık dünyama karanlık saçtın
Nedense helal rızıkta hep kaçtın
Muhanet olur demedin hep sattın
Bu dünya sana baki kalır sandın.
Evdeki tipi dışardakinde çoktu
Doğruyu yanlışı ayırt edemez oldun
Bu yaptığın hatadır diyen kulu kovdun
Öfkeni alamayıp kafanı kapıya vurdun
Sen akıllanmadın neye feryat edersin
Atın kırbaçta kaçtığı gibi bizden kaçtın
Yüreğim kurumuş yufka ekmek misali
Acep yumuşasın diye su veren olrmu'ki
Ağlamaktan gözlerim kan çanağı olmuş
Acep yavrum gelipte mendille silermi'ki
Beden yorulmuş oturduğum yerde
Gurbet eli sakın mekan tutma
El sözüne asla inanıp kanma
Köyde kalanı perişan sanma
Baba ocağına dön gel gardaş
Türkmen mahallesi viran olmuş
Güneş doğdu tepeden üzerimize
Ferahlık geldi içimize gönlümüze
Huzur verdi bedenimize yüzümüze
Biz uykuda uyanınca sen yoktun
Sabah namazı niyetiyle uyandık
Dediler sevdiğin başkent ilinde
Haberini aldımda öyle geldim
Dediler halay başı o düğünde
Ellerinde tutarım diye geldim.
Dediler sevdiğin ay gibi parlıyor
Çiğdem kazardık incir ağcında
Bol su akardı güccü bağında
Karda getirirdik kum ocağında
Çalık çıkmıyor su yok köyümde
Hani top oynardık harman yerinde
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!