Ben ölünce sevgili bana yas bağlar mısın
Her sabah mezarıma gelip de ağlar mısın
Deli divane gönül adını anar durur
Bu çaresiz garibe bilmem sen de yar mısın
Babama
Gün sararmış solmuş vakit ikindi
Tarih seksen sekiz aysa ekimdi
Götürdüler seni sessiz sedasız
Bütün sevdiklerin artık yetimdi
Bu gurbet bağrımı yaktı
Fer bırakmadı gözümde
Evimi barkımı yıktı
Takat kalmadı dizimde
Aklım şuurum karıştı
Zulm ettikçe o sitemkar ağlarım
Güldükçe ağyar ile yar ağlarım
Ağladıkça gülsün diye yeniden
Ellerimi göğe açar ağlarım
Eylül/ 2000
Anlatamıyorum
Söz geçiremiyorum sana
Akdeniz
Yalnız kumların anladı beni
Dalgaların
Güneşin
Karasevdalılara
Su sesi dinletilmeli
Gül bahçesini gezmeli
Deli gülmeli eğlenmeli diyorlar
Bilemiyorum bütün bunları
Ey yar.
Hasretine yanan benim
Lütfen ayırma yar beni
Dolaştırma peşin sıra
Ey yar diyar diyar beni
Sen Başkent’in kızısın ben bir bozkır çocuğu
Bakışınla beni sen kalpten vurursun Suna’m
Öbür isminse senin güzelliğin doruğu
Çıkma ki göz görmesin nazar olursun Suna’m
Hanı hatırlar mısın seni ilk gördüğüm gün
Sen yürüdün
Bakakaldım ardından
Her yanım yalnızlık
Her yanım hüzün bürüdü
Sen yürüdün
Bir samyeli ol
Çorak ülkelerde kopan
Rüzgar gibi es
Boynunda papyon kravat
Altında jaguar mersedes
Al senin olsun
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!