ANLAŞILMAMAK
Saygıdeğer gönül dostlarım… Sizlerin duyarlı oluşunuza minnettarım. Selamlar sunarak konu içeriğine değiniyorum. Sözüm bu meclisten dışarı, yarası olanlar gocunsun. Her hanede, toplumda anlaşılmayan insanlar çoktur. Sanatkarlık mesleği her insana nasip olmaz. Bir şeyler üretmek istediğinde rencide ettikleri zaman moralin sıfırın altına düşer. Çalışma azmini körükler. Duyarsız insanların çokluğu kadar da, duyarlı insanlar vardır.
Taktire şayan olunca da daha verimli olmaya çalışırsın. Bir küçük çocuğu ele alalım. Onu tebessümle kucaklayınca konuşmasa bile sevgisini ağzını, burnunu elleyerek, yanakları, yüzünü okşayarak sevgisini sunmaya çalışır. Buluğ çağına eren gençler gücünü sergilemek için ağır eşya dallamaya çalışır. Olgunluğa erişenler eve bir arkadaşıyla gelerek sevgisini sunarak evlenmek istediğini beyan eder.
Yuvayı oluşturan baba, analar da komşularına, topluma ayak uydurabilmek için gerekli gayreti gösterirler. Hanedeki, toplumdaki bir çok sorunlar her yönüyle anlaşılmamaktan kaynaklanmaktadır. Bizler genelde benlik duygusu ile hareket ederek başkalarına pek söz hakkı tanımıyoruz. Oysa konuşan şahsiyetleri dinlemesini öğrensek, cevap vermeden sabırla sussak inanın birçok pürüzleri aşmış olacağız.
Meğer çoktan dökülmüş
Aynalardan sırlar,
Çoktan yayılmış kanser kokusu
Apartman boşluklarına
