Şeb-i Aruz mu desem bu yaptığın gösteriye, bilmem ki…
Acaba semah dönerken mi buna benzettin en can alıcı noktasını?
Bir elin yere bakar bir elin Ali’yi arar sanki meydanda,
Bilmez misin Zülfikar verilmiştir senin eline, vuracaksın en ciddi yerinden düşmanların.
Bilmez misin sevgi sana bahşedilmiş, kullanmayı bilirsen kozlar senin elinde olur.
Yedi düvele meydan mı okuyacaksın sanki de eline almışsın bir kılıç,
Hergele! Sen ne anlarsın kılıçtan, bırak! Kirletme o mübarek eşyayı pis ellerinle…
Sen zaten yoldan çıkmışsın, sevgi nedir bilmezsin ahmak olmuşsun.
Dağlarda gezmeyi marifet bilirsin de neden halen çoban olmazsın?
Gütsen bütün koyunları, kuzuları sana siper olsa en kanlı savaşlarda,
Fırat ile Dicle kıyılarında kesip atılan akıllar, bir gün ibret olacak birilerine,
Süslemişsen kelimeleri bu Şeb-i Aruz töreninde,
Gayri semaha gerek kalmaz Ali varken yanında.
Ali’dir can yakar düşmanın canını,
Ali’dir kapı açar belki ilim kapısını,
Ali’dir yol gösterir Muhammed yolunu,
Yine kul olmanı ister, gösterir doğruyu…
Emrah’tır şiir yazar söyler durur sazıyla,
Yine yetineceğim verilen nimetin azıyla,
Söyleyeceklerim dökülecek kâğıtlara yazıyla,
Gel bir Ali olalım, devran dönsün yine…
Bak yine Emrah oldum, döndüm kendime.
Yetim hakkı yemedim, söyledim pire,
Götürdü yine dergâha, üfledi yüzüme.
Kalem kırılsın, saz çalınsın meydanda,
Bırak şimdi sazı, dinle en güzel neyi,
Ney çalıyor işte İstanbul kubbelerinde,
Belki Tevfik değildir ama yine de dinle.
Biri şarkı söylemiş sesinde yok ihtişam,
Bak şiir burada bitiyor, zaten yok bir nizam.
Uçurumdan atlayan çimenler olmuşsun,
Zaten ruhun yok hemen yok olmuşsun,
Geyik olup yedim çimeni,
Sevdim yine beni seveni,
Gözlerim görmese,
Ali nerde desem,
Emrah yazsa desem,
Şahin kanat çırpmış olsun…
Kayıt Tarihi : 20.5.2010 17:29:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!