Ey aşkım! Söyle vuslatıma ne kadar zaman kaldı
Hep gözü yaşlımı görecem seni bu ne biçim haldı
Hicranınla kalbim dağlanır, bunu sen bilmez misin
Bak ateşin rengiyle hardan terlerim, silmez misin
Göz yaşlarını sil ey sulatanım ben sana muhtacım
Sensin benim helalim, gayrısına da yok ihtiyacım
Her şey yerli yerinde; havuz başında servi
Bir dolap gıcırdıyor uzaklarda durmadan
Eşya fışkırmış gibi tılsımlı bir uykudan,
Sarmaşıklar ve böcek sesleri sarmış evi.
Her şey yerli yerinde; masa, sürahi, bardak,
Devamını Oku
Bir dolap gıcırdıyor uzaklarda durmadan
Eşya fışkırmış gibi tılsımlı bir uykudan,
Sarmaşıklar ve böcek sesleri sarmış evi.
Her şey yerli yerinde; masa, sürahi, bardak,
Hicaranımı düşünüpte sevdiğim gergefin mi ıslandı
Buhulu parmaklarda iğneler, yüksükler mi paslandı
Ey Ruhum, cananım; hicranı kabustan bilmez misin
Aşık Muradî'yi düşünüpte; hicranı ustan silmez misin.
SEVGİLİ MURAT BEY,
AŞKA GÖNÜL VEREN YÜREĞİNİ SELAMLIYORUM.
SEVGİYLE
Tam Puanımla
G ö k m e n
Dünya Barışına Çağrı Grubu
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta