Bediüzzaman, gülümseyerek karşılar
Hasan Feyzi, hakikate böylece çıkar
Müritlerini toplayıp, bir konuşma yapar
Şeyhinin, kerametli vasiyetini açıklar
Der; bitmiştir bizim için artık tarikat
Elimizde, varmak istediğimiz nurani hakikat
Hasan Fevzi ağabey, mutasavvıf âlim ediptir
Artık Nurun bağrı yanık, muallim şairidir
His ve duygularını anlatır, açıkça şiirle
Bu düşüncesini dile getirdi, bir dörtlükle
“Yollarda bıraktık geçtik dervişi
Attık gönüllerde öyle teşvişi
Kâfi bu parlayan Nurun Güneşi
Ey ma’kes-i rahmet-i âlem Risale-i Nur”
Gözü görmez hiçbir şeyi, âşık olmuştur Nura
Kopmaz bir bağ ile bağlanır, Bediüzzaman’a
Can, canan ve yardan vaz geçti, bu uğurda
İsmail misal, Kurban olacaktı nurun yoluna
Dile getirdi isteğini, yine bir şiirinde
Bakın görün, fedakârlığın zirvesinde
“Bâb-ı feyzinden ırak olmayı asla çekemem
Dahi nezirim bu ki canım sana kurban olacak
Nazarın erse garip başıma ey nur-u Hüdâ
Bu gün artık bu hakir bendede umman olacak”
Denizli ağır ceza mahkeme reisi
Dokuz ay sonra beraat kararını verdi
Vedalaşarak ayrıldı Nur talebeleri
Üstad mekân tuttu şehir otelini
Borborunbekir
Bekir ÖzcanKayıt Tarihi : 2.12.2013 23:35:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bediüzzaman Said Nursi Destanı - Kronolojik Şiirsel Hayatı
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!