Kuytu köşelerde çalan bir melodiyim,
Diline dolanmayan insanların, belki deli,
Naylonla kaplanmış camı kırık pencerem
Her şey puslu gerçekse yok....
Su çoktan uçmuş sürahiden
Duvarda birkaç tablo
Kimi sağa kimi sola yatık yolunu bulamamış,
Avluda bir ağaç yapraksız,kırılmış dallarıyla....
Kuşlar garip bakar,sessiz
Ve sallanır yağlı ipte bir can
Boynu incinmeden dilinde bir şiir NAZIM'dan
Ardına kurur bir yaprak daha,düşer ağaçtan,
Dere durgun artık evler sesiz
Gece inadına karanlık
Bizse bıraktık;
Gözsüzler bakar dilsizler söyler oldu.
Bir zamanlar karanlık evlerden aydınlık gecelere bakardık
(mutluyduk)
Şimdiyse aydınlık evlerden karanlık gecelere...
Yine kasım geliyor, sonbahar bitiyor
Adım adım gidiyoruz,
Ama bayram yeri sevinci yok içimizde
Yerini bırakmış,
Soğuk mezar taşları uğultusuna
Kasımın karşıkonulmaz yeldasında
Yine yağmur var
Ve karardı sokaklar
Ellerim çıplak tecavüz eder rüzgar
Ve çığlık atar yapraklar.....
Kayıt Tarihi : 22.10.2006 22:37:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
doğan her yeni güneş ülkemi aydınlatmıyor aslında karanlıkta kalan o kadar çok şey var ki hayattta bunları gün ışığına çıkaranlara yazılmış kötü kader yazık oldu onlara diyorum ve NAZIM HİKMET'i sevgiyle anıyorum.o ve onun gibiler ölsede fikirleri yaşıyor ve yaşatan birileri çıkıyor. PARADOKS:bir okun hareket noktasıyla hedefi arasında sonsuz nokta vardır; sonsuz noktayı kat etmek sonsuz zaman alır,bu yüzden bir ok hedefine asla ulaşamaz.(bu paradoks düşünceye örnektir)
şiirin başından sonuna güzel bir anlatım finali de harika olmuş biriki yerde minik hatalar(harf)var onlar sanırım gözünden kaçmış
Emek ve yüreğine sağlık ve Derslerinde başarılar dilerim
TÜM YORUMLAR (2)