45 Saniyenin kokusu

Yanan ateşin kokusunu bildiğini biliyorum
Aşktan yanan ellerindeki kokuyu unutmuş olamazsın
Bunun için daha çok erken henüz değil diyelim
Unutmak adına konuşmak
Yırtık yaprak kokusunu bilir misin ?
Kağıttan yapılmış yırtık ev kokusunu
Yuvanın eksikliğini yada kağıttan adam yapınca
Kolunun yada bacağı koptuğunda
Burcu burcu korkmayan kanın kokusunu
Bundan yükselen acıların feryadın kokusunu
Almak zor değildir senin için
En azından ben öyle düşünüyorum
Bir çığlığın ve ümitsizleşirken gittikçe kesilen
Yüksek avazdan ağır bir tonlamaya düşen
Feryadın kokusunu hatırlarsın diye düşünmüştüm
Evet düşünmüştüm acaba düşünmekle haksızlık mı olur
Taşın toprağın kokusunu ezbere bilenlere karşı
Yada yuvasının yıkıldığına şahit olan
Burnun direğinde burcu burcu kokan
Sevdiklerinin kan kokusuyla uyanan anne yada
Evlat acısının kokusuna maruz kalan babaya
Kardeşinin belden aşağı sakat kalan abisine
Yada kolunu kaybeden ablasına gözyaşların kokusunu
Tozu dumana katan yerinden oynamış
Taşların kokusunu ve onlara buğulanmış kayıp kokusu
Ben hatırlıyorum
Tam tamına 45 saniye sürdü
Ne illetse artık içine sıktıkları yasemin yada lale esansı
Yıllar geçse de zamanla gelen rüzgarda kokusu
Uçuşması gerekirken yıl be yıl daha da yoğunlaşıyor
Sen unutsanda umuduna yetişemeyenlerinin kokusunu
Ben
Yalnızlıktan çareleri tükenen bekleyişlerin kokusunu
Asla unutmayacağım
Sizi unutmayacağım
Biz sizi unutmayacağız
Yüreklerimizde geçen
45 saniyelerin kokusu hep kalacak
Ve gün be gün artacak kokunun ağırlığı
Taki tükenip kokunun yanına bizde sokulduğunda

Sevdiklerimizin anısına
Saygılarımla

On yedi Ağustos iki bin dokuz