Bugün tam 6 sene oldu,
Bilmem kaç gün,
Bilmem kaç saattir yoksun..
Ağlamak geldi içimden,
Hani beni yemeğe davet ettiğin dakikalar indi gözüme…
Islık çala çala geldiğim yollar
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
İpek kardeşim! Öncelikle Yüce Allah Kardeşinize rahmet etsin ve cennetiyle mükafatlandırsın... Sizlere ve tüm ailenize sabırlar ve saglıklı uzun ömürler versin... Kardeş şiirinizi okuyunca bir an kendimi senin yerine koydum çünkü bende 2003 ün şubat ayında 36 yaşında 4 çocuklu bir kız kardeşimi kaybettim... gerçekten kardeş acıları o kadar kolay hazmedilmiyor.... ama neticede Yüce Allahın bir kaderidir diye boyun eğmek zorunda kalıyorsun..... başka neye gücümüz yeter ki.... kardeş şiiriniz ta yüreğinizin derinliğinden gelen o sıcacık duygularla kağıda döküldüğü için orijinal bir sanatı da işlemiş durumdasınız.... şiirin en önemli özelliği duygulara hitap edebilmeyi başarabilmektir... her insan önüne gelen yüzlerce şiiri okur; belki sanat kuralları bakımından birşey söylenemez ama her şiirde duyguları gerçek anlamıyla uyandıramaz.... şiirin içeriğinde saflık ve içten gelen bir samimiyet olmalı.... işte bu kardeş şiirinizde ben bunu hissedebildim.... sizi yürekten kutluyorum... tekrar başınız sağ olsun! HAYIRLI RAMAZANLAR.... Taner Vahap Karataş / ANKARA
ipek hanım ;
ateş düştüğü yeri yakarmış...babam vefat edeli tam14 sene oldu onu anmadığım bir günüm yoktur...onu hatırlamam için onun yemek yediği kaşığı aldım hep onunla yemek yerim babacığımı unutmamak ve hatırlamak için...sizin yanan yüreğinizi çok iyi anlıyorum..ALLAH sevgili kardeşinize gani gani rahmet eylesin ve yeri cennet mekan olsun...siz kederli ailesine de sabırlar diliyorum...neyleyelim emir yüce yaradandan gelince içimize akıtıyoruz acılarımızı...kardeşine dua edelim hep beraber ve tüm ebediyete göç eden tüm yakınlarımızın ruhlarınada....kutlarım saygın kaleminiz...tam puan 100...akçaydan selam ve saygılarımla...ibrahim yılmaz.
ALLAH RAHMET EYLESİN, TOPRAĞI BOL, MEKANI CENNET OLSUN, BAŞINIZ SAĞOLSUN, ALLAHIM SABIRLAR VERSİN. SAYGILARIMLA.- Berkay Kur.
ÇOK ÜZÜLDÜM ALLAH GERİ DE KALANLARA UZUN ÖMÜR VERSİN MEKANI CENNET OLSUN
PAYLAŞTIĞIM BİR ACIN .ÇOK ZOR BİLİYORUM YILLAR GEÇTİKÇE DAHA ÇOK ÖZLÜYORSUN DAHA BİR HASRET SARIYOR DÜNYANI.MEVLAM SABRINI SONSUZ KARDEŞİNİN MEKANINI CENNET EYLESİN GÜZEL KARDEŞİM
Bu şiir ile ilgili 25 tane yorum bulunmakta