Yirmi dokuz ekim öyle bir gündür
Her Türk grur duyar onla övünür
Bize bu şerefi yakıştırmayan
Yâd-yaban 'ah' çeker içten dövünür.
Paslanmış demirden parlak çeliğe
Silahsız neferden, cesur erliğe
Her şey yerli yerinde; havuz başında servi
Bir dolap gıcırdıyor uzaklarda durmadan
Eşya fışkırmış gibi tılsımlı bir uykudan,
Sarmaşıklar ve böcek sesleri sarmış evi.
Her şey yerli yerinde; masa, sürahi, bardak,
Devamını Oku
Bir dolap gıcırdıyor uzaklarda durmadan
Eşya fışkırmış gibi tılsımlı bir uykudan,
Sarmaşıklar ve böcek sesleri sarmış evi.
Her şey yerli yerinde; masa, sürahi, bardak,