Bazı günler vardır bir ömre sığmaz.
Bir günde laf ola anılır işte...
Bazı günler vardır her zaman doğmaz!
Onlar da sıradan sanılır işte...
Çıkarlar kürsüye, gözler dolu yaş!
Sözleri dinlesen tam çıralı taş...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
'Ne yaparsan elinle, o da gider seninle.' demişler...
Yapılan yanlışların neresinden dönülse kârdır. İnsanoğlu, ne yazık ki, istemeden çok hatâlar da yapıyor.
Bu çok güzel şiiriniz için sizi gönülden kutlarım efendim. Tam puan. Hâlenur Kor
Ustalık var emek var şiirinizde... Hayranlıkla okudum... Kutluyorum saygı ve hürmetlerimle
halil abi sayğı ve hörmetler çok oldu antolojiye giremiyorum işlerimiz nedeniyle şiiriniz çok güzel kaleminize sağlık gönlünüz huzurlu bedeniniz sağlıklı olsun selamlar
ferit battal
kutlarım üstadım. anlamı, anlatımı ve ahengiyle yine şahane bir eser olmuş. akıcı eserinizi bir solukta okudum. başarılarınızın devamını dilerim. sevgi ve saygılarımı sunarım.
Anlam yüklü güzel bir şiir kutlarım
Anlam yüklü güzel bir şiir kutlarım
Anlam yüklü güzel bir şiir kutlarım
Ustalar eline, düşünce kalem
Sözün erbabına, dayanmaz kelâm
Halil Şakir Bey'e, buradan selâm
Şiir böylesine, sunulur işte.
Necati OCAKCI
ÇOK GÜZEL ŞİİRİNİ,
YENİDEN İCAT TEMASIYLA,
ZEVKLE OKUDUM.
VAR OLSUN KALEMİN.
DAYANSIN YÜREĞİN.
KÖRELMESİN DIYGULARIN.
TEBRİK VE TAKDİRLERİMLE CAN DOST.
KALEMİN SUSMASIN.
SELÂM VE SAYGILARIMLA
Aslında yaşanılan her gün ,diğeriyle aynı.24 saat çünkü hepsi de.
Onları ayrık yapan biziz aslında.Gerek ulusal gerekse inanç bağlamında önemli addedilen günler bakınız.Onları öteki günlerden ayıran temel ayrım mutlaka saygın bir nedene dayanmaktadır.
Yaşadığımız evrenden son susuş'a yöneldiğimizde geride bıraktıklarımız mutlaka değerlendirilecektir.
Şiirde bu anlamda donanımlı bir savlayış vardı.Haklıydı Şair.
Nesnel algılarla dolu dolu bir şiir okuttuğu için Sayın TAŞÇIOĞLU Üstadımı kutluyorum.
Erdemle.
Tebrikler üstadım. Çok anlamlı ve düşündürücü dizelerdi. Yüreğinize ve ellerinize sağlık. Selamlar.
Bu şiir ile ilgili 17 tane yorum bulunmakta