ÇANAKKALE DESTANININ ÖZÜ:
«Ben size taarruz emretmiyorum. Ölmeyi emrediyorum. Biz ölünceye kadar geçecek zaman içinde yerimize başka kuvvetler ve başka komutanlar geçebilir»……………………………………Mustafa Kemal Atatürk
”Dalgalan sen de şafaklar gibi ey şanlı hilâl!
Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi helâl.
Ebediyyen sana yok, ırkıma yok izmihlâl;
Hakkıdır, hür yaşamış, bayrağımın hürriyet,
Hakkıdır, Hakka tapan milletimin istiklâl! ”…Mehmet Akif Ersoy
Dur yolcu! Bilmeden gelip bastığın,
Bu toprak, bir devrin battığı yerdir.
Eğil de kulak ver, bu sessiz yığın,
Bir vatan kalbinin attığı yerdir…………..…..Necmettin Halil Onan
DESTANIM ÇANAKKALE’M
Vatanıma göz dikmiş yedi düvel milletin
Sırtın yere serdiğim destanım Çanakkale’m
Bağrımda perde perde pusu kuran zilletin
Çemberini kırdığım destanım Çanakkale’m.
Amansız zor günlerde boğuşup karla kışla
Seçildi tüm hedefler kartal gözlü bakışla
Ezan vakti patlayan şimşek gibi çakışla
Gemileri vurduğum destanım Çanakkale’m.
Azıtmış talan soygun mezalim hüküm sürer
Mangal gibi yüreğim direncimi kim kırar
Yurdumun her yanında soysuza birer birer
Hesabını sorduğum destanım Çanakkale’m.
Devrildi koç yiğitler dayanmaz yürek buna
Bedr’in Aslanları var neyler ki ölüm cana
Çok uzak diyarlardan Allah için yan yana
Nice şehit verdiğim destanım Çanakkale’m.
Gelibolu dört yandan vurulurken durmadan
Gözüm Sarı Zeybek’te tek bir soru sormadan
Çelik gibi göğsümle ölüm kalbe girmeden
Siper olup durduğum destanım Çanakkale’m.
Terkedip malı mülkü vazgeçtik yardan serden
Samsun’a giden yolu bulmadık elbet birden
Süngü takıp düşmanı tek darbeyle İzmir’den
Söke söke sürdüğüm destanım Çanakkale’m.
Kınalı her kuzumun ardından hırs duyarak
Bin dertle ağıt yazıp yüreğe köz koyarak
Andımdan hiç yılmadan düşmana dur diyerek
Defterini dürdüğüm destanım Çanakkale’m.
Suyu taş ile katıp kaynattık içtik aşla
Ciğerler pare pare barutla kanla yaşla
Gözü dönmüş küffarı çökertip zor savaşla
Olmazı başardığım destanım Çanakkale’m.
Patlayan her bombaya bedenim kalkan sayıp
Sırtımda tonlarca yük Allah’ım sabır deyip
Yangın olan gönlüme kanlı gömleğim giyip
Tek tek yara sardığım destanım Çanakkale’m.
Kalleş kurşunlar yağıp yiğitlerin kanına
Siperden diğer canlar hemen koşup yanına
Şehadet şerbetinden içen Türk’ün şanına
Hasretim giderdiğim destanım Çanakkale’m.
Çatladı sabır taşı son bulmaz günle ayla
Cephanesiz erzaksız savaşıp okla yayla
El ele canla başla zorluk aşıp sırayla
Hedefime vardığım destanım Çanakkale’m.
Geçit vermeyen taşlı diken kaplı yollara
Sabredip aldırmadan kalpten taşan sellere
Yıllarca hep kan akan gözlerden gönüllere
Güllerimi derdiğim destanım Çanakkale’m.
Zafer uğrunda her gün bekleyip hep bu anı
Gür sesle haykırarak bellettik asil kanı
Türk’e omuz vererek şimşek şimşek çakanı
Sevgim ile kardığım destanım Çanakkale’m.
Kahraman Türk adıyla tarihe ibret yazan
İstiklâl Hak’tan deyip Akif’le marşı dizen
Gecenin sessizinde al kandan yıldız çizen
Hilali ilk gördüğüm destanım Çanakkale’m.
Mustafa Kemal Paşa’m zaferi baştan gören
Az zamanda çok koşup dünyaya hayret veren
On yılda yurt sathında devrine damga vuran
Demir ağlar ördüğüm destanım Çanakkale’m.
Türk gibi savaşarak canla kesip diyeti
Yüz binlerce şehitle belli edip niyeti
Enkaz olmuş yurdumda parlak Cumhuriyeti
Millet için kurduğum destanım Çanakkale’m.
(06.03.2007)
Burhanettin Akdağ
Kayıt Tarihi : 14.3.2007 21:34:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
BU ŞİİRİN HİKAYESİ O KADAR UZUN VE HAZİNDİR Kİ, BEN SADECE ÖNEMLİ BULDUĞUM BİR KISMINI BURAYA ALABİLDİM. ÖZELLİKLE DE İBRETLİ BİR İFADEYLE BİTEN MUSTAFA KEMAL'İN SÖZLERİNE AİT SON KISMINA DİKKATİNİZİ ÇEKMEK İSTERİM. BEN TAM 11 YIL ÖNCE ORADA BİR TARİH DOÇENTİ (18 MART ÜNİVERSİTESİNDEN) EŞLİĞİNDE SOLUDUM SİPERLERE SİNMİŞ BARUT KOKULARIYLA SARMALANAN HÜZÜNLÜ DESTANI. NELER ANLATMADI Kİ BİZLERE, BEDR'İN ASLANLARINI MI, DENİZDE SİS BULUTUYLA KAYBOLAN VE BİR DAHA BULUNAMAYAN FRANSIZ FİLOSUNU MU, 257 KG. LIK TOPU TEK BAŞINA TAŞIYIP ATEŞLEYEN VE GEMİYİ BACASINDAN VURAN YİĞİT SEYYİD ONBAŞIYI MI, SAYICA KALABALIK VE TAM TEÇHİZATLI DÜŞMANA MERMİ KALMAYINCA GÖĞSÜNÜ SİPER EDEN VE SÜNGÜSÜNÜN UCUNA TAKTIĞI İMANLA DİLİNDEN KALBİNE YAYILAN KUR'AN'IN NİDALARIYLA ULŞATIKLARI ŞEHADETİ Mİ, HER SAVAŞ ÖNCESİ ABDEST ALIP NAMAZ KILARAK ŞEHADETE TERTEMİZ GİTMELERİNİ Mİ, KARTAL BAKIŞLI SARI ZEYBEK'İN ŞAŞMAYAN KARARLILIĞINI MI? HANGİSİNİ SÖYLESEM KAR ETMEZ, BU TARİH BENİMDİR DİYEN HER TÜRK'ÜN ÖMRÜNDE EN AZ BİR KEZ GİDEREK HEM TARİHİ YAŞAYIP HEM DE ŞEHİTLERİMİZLE DUALAŞMASI ÜZERİNE FARZ OLMALIDIR. ********************************************************************************************** “Çanakkale Savaşları, Türk milletine Kurtuluş Savaşı'nda önderlik edecek ve bağımsız Türkiye Cumhuriyeti'ni kuracak bir liderin doğuşuna da tanıklık etti. Yaklaşık 8 ay süren Çanakkale Savaşlarında Türk askeri cesur, akıllı ve güçlü bir komutanın idaresinde neler yapabileceğini gördü. Özellikle Anafartalar Savaşında Yarbay M. Kemal'in askere ''taarruzu değil ölmeyi emretmesi'' savaşın kaderini etkiledi.” “19. Tümen Komutanı Mustafa Kemal Kocaçimen'de Conkbayır'da, savaştı. Cephanesi biten askerlere: — Süngü tak emrini verdi. Daha sonra; — «Ben size taarruz emretmiyorum. Ölmeyi emrediyorum. Biz ölünceye kadar geçecek zaman içinde yerimize başka kuvvetler ve başka komutanlar geçebilir» dedi. Tarihin bu en büyük siper savaşı başlamıştı. Siperler arası uzaklık sekiz on metre kadardı. Türk siperlerinden hiçbir asker ayrılmıyordu. Ölenlerin yeri hemen dolduruluyordu. Her adım başına bir mermi düşüyor.” METİN ASKER MUSTAFA KEMAL Anafartalar Grup Kumandanı Miralay Mustafa Kemal, Türk askerinin Çanakkale'de gösterdiği kahramanlığı şöyle dile getirir: ''Bombasırtı vak'asını anlatmadan geçemeyeceğim. Mütekabil siperler arasında mesafe 8 metre, yani ölüm muhakkak. Birinci siperdekiler, hiçbiri kurtulmamacasına kamilen düşüyor. İkincidekiler onların yerine geçiyor. Fakat, ne kadar şayan-ı gıpta bir itidal ve tevekkülle biliyor musunuz? Öleni görüyor, üç dakikaya kadar öleceğini biliyor, hiç ufak bir fütur bile göstermiyor. Sarsılmak yok. Okumak bilenler elerinde Kuranıkerim, cennete girmeye hazırlanıyorlar. Bilmeyenler, kelimeyi şahadet çekerek yürüyorlar. Bu, Türk askerlerindeki ruh kuvvetini gösteren şayan-ı hayret ve tebrik bir misaldir. Emin olmalısınız ki, Çanakkale muharebelerini kazandıran bu yüksek ruhtur.'' Conkbayırı'nda bir şarapnel parçasıyla yaralanan Mustafa Kemal'in cesareti ise bir başka kahramanlık örneğidir. Mustafa Kemal, yaşadığı bu olayı şu sözlerle anlatır: ''Muharebe meydanında cereyan eden hali temaşa ederken bir şarapnel parçası göğsümün sağ tarafına çarptı. Cebimde bulunan saati parça parça etti. Vücuduma nüfuz edemedi. Yalnız derince bir kan lekesi bıraktı. Bu saat enkazını bilahare bugünün hatırası olmak üzere Liman Paşa'ya verdim.'' Mustafa Kemal'in aldığı yaraya rağmen savaş alanında soğukkanlılığını koruması, o sırada yanında bulunan 64. Alay Kumandanı Yarbay Servet Bey tarafından şöyle dile getirilir: ''Süngü hücumu esnasında Conkbayırı tepesinde Atatürk'ün (Mustafa Kemal'in) yanındaydım. Düşmanın şiddetli topçu ateşi başladıktan biraz sonra Atatürk'ün elini birden göğsüne götürdüğünü gördüm. Heyecanımı sezen o metin asker, parmağını ağzını götürerek ve başını kaşlarını yukarıya kaldırarak, bana sukut ve sükun işaret etti.'' Churchill, bir zamanlar mağlup etmek için savaştığı büyük insandan, ''Bu eşsiz kahraman Türklüğün mukadderatını ele alacak olan bir dehadır. Zira Çanakkale Boğaz harbinde malzemece üstünlük bizdeydi. Fakat iradece üstünlük Onda olduğu için yenildik'' sözleriyle bahsetmiştir. Vatanı için canını çekinmeden veren Türk askerinin zaferiyle sonuçlanan Çanakkale Savaşları, İngilizlerin 19-20 Aralık'ta Arıburnu ve Anafartalar'ı, 8-9 Ocak'ta Seddülbahri boşaltmasıyla sona erdi. Atatürk, yıllar sonra Çanakkale Savaşlarında can veren askerleri Türk-yabancı ayrımı yapmadan şu sözleriyle kucaklamıştı: ''Uzak memleketin toprakları üstünde kanlarını döken kahramanlar: Burada dost bir vatanın toprağındasınız. Huzur ve sükun içinde uyuyunuz. Sizler, Mehmetçiklerle yan yana, koyun koyunasınız. Uzak diyarlardan evlatlarını harbe gönderen analar: Gözyaşlarınızı dindiriniz. Evlatlarınız bizim bağrımızdadır. Huzur içindedirler ve huzur içinde uyuyacaklardır. Bu toprakta canlarını verdikten sonra artık bizim evlatlarımız olmuşlardır.''
kutlarım dost...
Yüz binlerce şehitle belli edip niyeti
Enkaz olmuş yurdumda parlak Cumhuriyeti
Millet için kurduğum destanım Çanakkale’m.
Terkedip malı mülkü vazgeçtik yardan serden
Samsun’a giden yolu bulmadık elbet birden
Süngü takıp düşmanı tek darbeyle İzmir’den
Söke söke sürdüğüm destanım Çanakkale’m
saygı değer şairim şiirini inceledim teknik yönünden harıka bir şiir bu yolda iddalı şair olduğunuz belli ancak geçmiş zaman şavaşını ale allıp gelecekten bahsedemezsiniz bu şiirin özüne aykırıdır bu dörtlüğü kaldırır san şiir tam özüne uygun olur bu şiirde Atatürkü bir osmanlı komutanı değilde sanki cumhuriyet için savaşan bir lider vasvında göztermişiniz sizden ricam o malüm toplantıda 6.6 verdiğim bu şiirin sadece duygu zenginliğine ve teknığine oyverdim sizinle her daim görüş alış verişinde bulunmak isterim toplantıda şiirden anlayan bir kaç kişi vardi bunu birdr sizdiniz
bu konularda mütela edmezsek hiç bir yere varamayız benim çıkışımdea yanlış oldu o toplantıda
onun içinde özür beyan edeim ama kazan ben ve siz oldunuz iki deneyimli şairi karşıkarşıya getirdi sivri kalemlar bu vesileyle sonsuz saygı ve sevgilerimi arz ederim Murat DUMAN
Az zamanda çok koşup dünyaya hayret veren
On yılda yurt sathında devrine damga vuran
Demir ağlar ördüğüm destanım Çanakkale’m.
Türk gibi savaşarak canla kesip diyeti
Yüz binlerce şehitle belli edip niyeti
Enkaz olmuş yurdumda parlak Cumhuriyeti
Millet için kurduğum destanım Çanakkale’m.
Kıymetli ustam bu muhteşem eserin iki kıtasını almak elbetteki yetmez ama en çok hoşuma giden iki dizeyle yorumlamak istedim
Bu şiir demeyeceğim destanı ben her nerede okuduysam bilirsiniz hem göğsüm kabararak hemde ağlayarak okur hislenirim
Nasıl bir duygu seliyle yazıldı anlamak öylesine zor ki ama tek kalemde müthiş olmuş muhteşem
olmuş
bir kalfadan ustaya yorum olmaz affedin ama yazmadan geçemedim kaliminize dikkat edin size birşey olmasın edebiyatımıza siz çok lazımsınız hocam ellerinizden öperim
Damarlarımda coşan Türk kanının her bir damlası helâldir,anamdan emdiğim süt ile beraber,vatanıma/bayrağıma,milletime......
Canım Burahanettin ağabeyim,7+7 lik bir hece şiiri değil,bir destan okudum kaleminden. Öyle içli,öyle gerçekçi. Kocaman yüreğine masmaviş sevgiler gönderiyor ellerinden öpüyorum.
Kal sevgiyle,her daim dua ve muhabbetle.MEO:))))
(Asliyette bu muhteşem şiire yorum yapmak haddime değil,teşekkür dahi edecek cesaretim yok.Amma velakin duyarsız ve çekinik kalacak kadar da ruhsuz değilimSonsuz teşekkürümle:)))))))
TÜM YORUMLAR (57)