20 Rüya:0458. Altımda Bir Meridyen

1/:
Bir soğuk asfaltın eksi 243ünde,
Buz gibi bir zamanın ölüsüne uzanmışmışım...
0458’inde rüyalar sıkalamın,
Anın en kısrak kuyruğu diliminde bir Ahmet,
Ve uzayın en Harlem sektöründe bir atlı,
(Doğrusu bir gariban Yozgatlı.)
***
Altımda uzanan bir meridyenin kalbi kanıyordu,
O da yapayalnızdı, benim gibi parlament bir fonun önünde,
Üzerine kapanan bir yar da, ana da yoktu onun.
Görünürde eksoz gazı ve motorinin en burun sızlatanı,
Bir de metalleri bile yiyen zamanın saf elmastan çok dişli rulmanları.
***
Sanıyorum 0458’inci rüyanın kapının sağ yan locasındaydım,
(Ama yine de) Bura nere?
Anamı anımsıyorum birden bire...
“Anam nerde Berşem kavmine mensup kardeşler?
Alt dudağı kalın anamı bulun bana...”
Onun acilen “Hayırdır inşallah,” demesi gerekir,
“Hayır” olmaz bu gece eğer anam yoksa...
2/:
Berşemiler bir silueti sürüyorlar gözlerimin altına,
Aşk ve nefret iki kardeş gibi kolkola burada...
(Nasıl olur ama?)
Terör bir üçüncü göz gibi açılıyor korku filminden,
Boyalı havadis ceridesi misali bürünüyor korkuyu şehir...
Her şey üçüncü sayfa,
Her sütun bir kanlı Amazon nehri burada.
Ya da 0458inci rüyada,
(Mekanın son istasyonunda yatan dipsiz bir yerdeymişim.)
3/:
Üçüncü sayfanın şehremini kasabaları kıvırıp,
En yanağı çukurlu caddelerinden,
Metropollere çıtır çekirdek dolu insan külahı yapıyordu,
Niye mi? Belki de iş olsun diye.
Bense şimdilik şiir komasındaydım,
Üzerime bir “Günaydın” artığı kapatmıştı son devriye.
Oysa günaydınlar altında uyanıktım...
Daha doğrusu bir yakaza haliydi benimkisi,
Gafletin ortasında Kıbrıs adası gibi ikiye ayrıktım ya da,
Yazmaya durmuştum kendi rüyalarımı aynanın buğusuna.
4/:
Canhıraş bir dekor müziği gibi patladı birden bire sirenler.
Geceyi dolduran panik atak hastası savaşçı naralarına,
Arada bir laz işi piştovların patlamaları karıştı,
Yüzde elli yüzde elli...
Anam “Hayırdır inşallah,” dedi ya,
Artık korkum kalmamıştı ne ağadan, ne beyden...
***
Hayal alemi berduşlarının soyut yellenmeleri,
Ve en büyük piramidin gölgesinde boğazlanan,
İsyankar ve kaşları alınmış Kavalazadelerin,
Kabaca ve Arapça inlemeleri karışıyordu,
Gri fonuna rüya filmimin...
Bir de Mahzuni Şerif türküsü...
Gündüz niyetine....