1960 Enleminden Ağlar Menderes 2007 Boyl ...

Selamlar İbrahim bey Kaleme aldığınız bu güzel yazınız beni sevindirdi demokrasi için kimler ağlamadıki,hala o günlerin sıkıntısını yaşıyoruz.Bu millete Demokrasiyi çok görenler utansın,hala inanların kılık kıyafetleriyle uğraşıyor,demokrasi düşmanları,beğeneceğini umduğum bir Demokrasi kahramanının anısı şiire dökülmüştür saygılarımı sunarım.

Yassıada Cehennemi Ve Demokrasi Şehitleri

Yassıada cehennemine
400 seçkin insanı topladılar
1 yıl 4 ay orada tuttular
Günlerce copladılar
Çeşitli işkencelere maruz bıraktılar
143 kişiye 4 yıl 2 ay hapis verdiler
Suçları millete hizmet değilmiydi
Bunları milletimiz seçmemişmiydi
Seçilmişi zorla indirmek
İşte milleti böyle sindirmek
117 kişiye 5 yıl verdiler
2 kişiye 8 yıl ceza dediler
Demokrasiyi de böylece katlettiler
17 kişiye 10 yıl
3 kişiye 15 yıl cezayı reva gördüler
Milletin başındakileri böyle yediler
1 kişiye 20 yıl
30 kişiye verdiler müebbet
Bu zihniyete duyulurmu hiç muhabbet
Bunların yaptıkları çok büyük kabahat
14 kişiye verdiler idam
Bu cezayı verenlerin niyetleri belli
Oynanan oyun hep hileli
Yoktu bunlarda hiç mi,hiç acımak
11 kişinin idam cezası,çevrildi müebbete
Kafalar sokulacaktı,bir bir kaskete
Zorla giyim varmı demokrasiler de
Demokrasi için bayrak tutan eller
Bir,bir devrildi ne kara günler
16 eylül 1961 günü millet ağladı
İhtilalciler durmadan kementleri yağladı
Hasan Polatkan
Fatin Rüştü Zorlu sehpada sallandı
Şehitler ahireti boyladı
Yassıada da yas tuttu bülbüller
Duaya açıldı
Demokrasiye inanan bütün eller
Şehitler hakkın rahmetine kavuştu
Melekler gibi Rahmana uçtu
17 eylül 1961 günü geldi çattı
Başbakan Adnan Menderes
İslam kahramanı
Hakkı haykıran ses
Gizlice idam edildi
Demokrasi şehitlerine Allah'tan
Milyarlarca rahmetler
Şehadet şerbetini içen ruhlar
Bu ruhları alkışlayacak
Ebediyyen melekler
Şad olsun ruhları
Kuvvet bulsun yüce davaları
Gönderelim ruhlarına
Milyonlarca fatihaları

17.09.2007

Osman Karahasanoğlu

Kimler ağlamadı ki. Bu tesbitinizden dolayı tebrik ediyor, merhum Adnan Menderes, merhum Hacı Hasan Polatkan ve merhum Fatin Rüştü Zorlu ile birlikte zulmen darağacına gönderilen Gedik Ahmed Paşa'dan Sultan Genç Osman'a, İskilipli Atıf Hoca Hazretlerine varıncaya kadar bütün mü'minleri rahmetle minnetle yad ediyoruz. Ruhları şâd olsun.

Selam ve saygılar...

Kimlerin gözyaşı akmadı ki...
Çok güzel anlatılmış bir ifade. Saygılarımla.

Hatırla sevgili adlı diziyi içinde çok güzel bir aşk hikayesi olması, çok sevdiğim bazı oyuncuların olması ve kalitesinin yanı sıra tarihi nasıl çarpıttıklarını ve daha nasıl çarpıtabileceklerini bunu yaparken, halkı özellikle de benim gibi o dönemde bulunamayanları nasıl kandırıp kendilerini haklı, kendileri gibi düşünmeyenleri nasıl gerici, çağdışı, ilkel şiddet uygulayan, okul basan olarak gösterebildiklerini zavallı bir adamı asmayı haklı gösteren gerekçeleri nasılda sıraladıklarını, sağcı bir vekili karısını aldatan bir koca, arkadaşını satan bir insan, öfkeli bir baba olarak gösterdiklerini, mutlululuğun sadece solda aranabileceğini halka nasıl empoze ettiklerini ve bütün bunları harika bir şekilde kurgulayıp o aşk hikayesi adı altında halka nasıl yutturduklarını daha iyi anlayabilmek ve orda ne anlatılıyorsa benim tam tersine inanmam gerektiğini düşündüğüm için izliyorum.Size de bana burada bu düşüncelerimi söyleme fırsatı verecek bu ortamı sağlayıp böyle bir konuyu işlediğiniz ve duyarlılığınız için teşekkür ediyorum.Aslında bu diziyi çekmekle iyi ettiler belki halkın kapanan yarasını kanattılar ama uyuyanlarında uyanmasına vesile oldular.Her şeye rağmen onlara da teşekkürler.Ellerine emeklerine sağlık.

Bir yerde haksızlık varsa er geç konuşulacak. Dudaklara sus yapıştırmak sonsuza kadar süremez. Üç yaşında olmama rağmen ailemde sürekli gözyaşının akmasından duyduğum tedirginliği hatırlıyorum.
Saygılar sunuyorum...

Ümran Tokmak

Üstad, ben de soyadınızı yanlış yazmışım, özür dilerim.
Saygılar.

Sevgili Doktor Şair İbrahim Necati Güney; şiir yazan herkese saygım var ama her şiire değil...
Ben edebiyata ve özellikle şiire dair sözü olan herkese; dahi anlamında kullanılan 'de, da'ları ayrı yazmadığında sinirleniyorum, bozum bozum dökülüyorum, yahu siz yapmayın bari!
Menderes' e dair söylediklerinize katılıyorum, idam geri dönüşü olmayan bir cinayettir, hele böylesi utanç verici!

benim babamında,benimde akmıştı gözyazlarımız...henüz yedi yaşımdaydım..ama evdeki matemi hala hatırlıyorum....Şimdi ,asılması gerekenler,beş yıldızlı otelde ağırlanıyor sanki.....saygılar kaleminize..içimden geçenler yüreğinizden dökülmüş..

O diziyi izlerken ülkem adına çok üzülmüştüm...Hatta çok güzel dizeler döküldü ama devamını getiremiyorum...Biliyorum birşeyleri bekliyor...Bu çalışmanızı görünce yazmak istedim...Kalemler kırılmak için değil yazmak için,kalp durmak için değil çarpmak için var....Saygılar....

Nerede ipi boğazına dolanan o yiğitler? ...
Nerede, kefeni gömlek yerine giyenler? ...
Nerede, yüreklere adını o ipin ilmeğiyle bağlayanlar? ...

Hocam, Üstadım ne içli bir özet bu böyle! ...

'Babamın da akmıştı gözyaşı Menderese...'
Babalar, analar, evlatlar hâlâ gözyaşı aktıyorlar o mazlûmlara.
Yazınızı okurken de mahzûn yüreklerden damlıyor o yaşlar...

Saygılar Hocam...