19 Kuantum Fiziğe Küfrediyordu

1/:
İlk kez tanıdığım bir siyah tonuydu,
İçine garkolduğum boya galerisi,
Gerisi kahverengi,
İlerisi laciverte çalıyordu elindeki mızrapla.
Ve de adının Ebrehe olduğunu sandığım biri,
Fillerin hortumundan sızan bir karışlık salya ile,
Dikiyordu bilek kesiğini bir cerreh çabukluğuyla.
***
Ama nedense iğneler kırgın mösyö Pastör’e,
Barbaros’a bakışan ibrişimler üzgündü.
Birer birer kırılıyordu kırgınlığıyla çelik çiviler,
Kopukopuveriyordu dolunay ışınları.
Minnacık bir kuantum fiziğe küfrediyordu,
Oysa masanın üstü silme tarih bilgisiydi.
2/:
Uzaktaki bir damarlı gürgen ülkenin,
Bu yanı Nebukutnezar’ın patlayan ödü,
Diğer yanı Koptoğullarının kan karışmış sütüydü.
3/:
Bense istasyondaki herhangi bir Yozgatlıydım,
Çoktan ölü Mahmut oğlu az evvel ölmüş Ahmet’tim,
Yağlı kemik, kanlı sinir ve lop ettim...
Ya da ben öyle sanıyordum.
Aldanıyordum...