Tarih:
onyedi ağustos
bindokuzyüz doksandokuz.
Saatler sıfırüç onbeşi gösterirken
Kızıla bürünmüş gökyüzü,
Denizden kızıl bir top yükseliyor göklere.
Sevmek gibi geliyordu her şey,
sevmek gibi gidiyordu kadın
adının anlattığı,canın teni yakmasıydı,
bir bulut evet ama aslolan
bulutun suyu yağmasaydı...
Devamını Oku
sevmek gibi gidiyordu kadın
adının anlattığı,canın teni yakmasıydı,
bir bulut evet ama aslolan
bulutun suyu yağmasaydı...
O kadar içten yazılmış ki,
Okurken yaşıyor gibi hissettim depremi...
Yazan kalemi kutluyor
Can verenlere Allah'tan rahmet
Yakınlarına, sevenlerine sabırlar diliyorum.
Kadir Tozlu
Deprem olduktan sonra memleketim Düzce'ye akraba ziyaretine gitmiştik.En çok da babam endişelenmişti.Baba tarafı ne de olsa.Neyse ki bizim aileden zarar gören olmamış.Fakat onca insan için aynı şeyleri söylemek mümkün değildi.Dokuz yaşında bir çocuğun gözüyle yıkılan binaları,çadırda kalan insanları,hiç boşalmayan musalla taşlarını görmek sanırım ağır bir melankoli yaratıyor.
Bilançonun haberlerde duyduğum kadarıyla ağır olduğunu biliyordum ama haberleri dinlemesem bile gördüğüm şeyler daha iyi anlamama yetiyordu.
Acıyı da sevinci de birlikte paylaşan milletimizin en büyük acılarından biri olan bu felaketi bizlere tekrar hatırlatan ve halimize şükretmemizi sağlayan,kaleminize sağlık.Ölen tüm vatandaşlarımıza Allah rahmet eylesin,mekanları cennet olsun.
Milletçe unutamadığımız ve büyük acılar yaşadığımız bu hazin güne münhasır güzel eserinizi ve sizi kutluyorum.Yüreğiniz dert görmesin saygı ve sevgiler.
Bu gün okudugum paylaşımların en güzeli her yönüyle mükemmel yüreğine saglık dost
kutlarım hem şiiri hem şairi......
salim erben
Tükendi nefesler beton kolonlarda,
Kaldı binlerce can tuğla yığınlarında
Allah böyle felaketler hiç bir zaman insanoğluna yaşatmasın Derpremlerde gruzularda ve çeşitli doğal afetlerde ölenlerimizin ruhları şad olsun tebrikler duyarlı yüreğinze kaleminiz daim olsun
Duyarlı yüreğinize sağlıklar diliyorum.
Hüznü ve acıyı yeniden yaşadım.
Tam Puan + Ant.
Sevgilerimle....
Nafi Çelik
NOT: Sizi, aşağıdaki şiirimle sayfama beklerim. (Sayfa 3, No: 44N:
Mutluluk çiçekleri
Varlığın bir ömür değerdi değdi
Yokluğun acılarımın yumağı
Yaz kışa, kış bahara dönerdi bir bakışınla
Kara kazanlar kurulurdu kimi zaman
Cenaze sessizliğine gömülürdü zaman
Doğum sancılarına kurulur şimdi saatler
Tarsus Şelalesi muştular sabahı
Türküler daha bir yanıktı oysa
İkindi yağmuru düşüyor yanaklarına
Zaman yerliyerinde duruyor
Ve Tarsus Garı’nda yaşanır ilk sancı
Yeşil siyaha çalar yeniden
Gözlükule uykudadır bu saatlerde
Acın yakar yürekleri yeniden
Silbaştan ağıtlar yakılır
Çamlıyayla’da bir sala verilir
Yeşil siyahı doğurur yeniden
Sen gelirsin aklıma hiç yoktan
Gülüşlerin düşer uykularıma
Yıllar ötesinden kokun yayılır
Kara kazanlar kaynar kimi zaman
Sazdan evlerde ağıtlar yakılır
Bir yıldız kayar Torosların eteklerinden
Akdeniz gözlerinle buluşur
Saatler ikinci baharlara kurulur
Devran döner yorulmaz bulutlar
Yaşama aç sevdalılar geçer kapısından
Ben geçerim boynum bükük
Sen geçersin günahsız ve saf
Yıkılır yıllar gerilerde kalır kahır
Ak düşer mevsimlere
Kutupla birleşir ekvator
Kanatlanır sevdamız mahşere inat
Dağ taş tanık olur
Sevda yeliyle şişer yelkenler
Cennetimiz olur varlığın
Yokluğun adı yoktur buralarda
Zehir zemberek rüzgarlar ayaza kesmez
Kavuşmalar vardır ayrılıklara inat
Ak kazanlarda ak şerbetler kaynar
Leyla’yla birlikte anılır adın buralarda
Şirin’le barışır dünya
Sen gelirsin yıllar ötesinden
Melekler kıskanır güzelliğini
Mutluluk çiçekleri açar öfkelerde
Ve….
Nihayet
Seni sevdiğim anlaşılır
Nafi Çelik
öncelikle o depremde hayatını kaybedeb tüm halımız Allahtan rahmet dilerim bu güzel çalıma vesilesiyle o duyarlı yüreginize sealmarımı ve saygılarımı bırakarak sayfanıozdan ayrılıyorum inşalah böyle acılar bir daha yaşanmaz
Bu şiir ile ilgili 7 tane yorum bulunmakta