17 Agustos
İkibine bir kala,
Ağustos’un on yedisi,
Ve gece üç.
Anlatmak mı?
Malesef çok güç.
Yaşayanlar bilir ancak o anı.
Yakalayıverdi nice nice insanları
Mışıl, mışıl uyurlarken yataklarında.
Koca bir Marmara’yı
Salladı, salladı, salladı...
Sanki kıyamet kopmuştu,
Gecenin geç vaktinde.
Ne korkunçtu o an Ya Rabbi?
Hala hatırladıkça
Kendimden geçiyorum adeta.
Doğruldum yatağımda,
Diz çöktüm,
bekledim ölümü
dört duvar arasında.
İrkilmiştim,
doğrusunu söylemek gerekirse;
çok korkmuştum.
kim korkmaz ki Allah’ın azabından?
Kavimlerin helakını yaşamıştım sanki.
Bitmiyordu,salladıkça sallıyordu.
Rabbimin o korkunç azabından,
yine sığınmıştım O'nun merhametine.
İntikam alırcasına sallıyordu sanki.
Korkunç bir zelzeleydi bu,
Kıyamet saatini yaşattı o anda.
İltica ettim Rabbime,
Kalbi yakarışımla;
“Rabbim yoktur Senden başka,
Senin azabından bizi kurtaracak”
Bir toz bulutu yükselmişti
Körfez semalarında,
Nice canlar,
Can veriyordu
binaların enkazlarında.
Sımsıcak ocaklar,
ölüm kusuyordu adeta.
Çığlıklar,çığlıklar,çığlıklar…
Bir ömür boyu,
beyinlerde unutulmayacak çığlıklar.
Mezar olmuştu
koca, koca barınaklar.
Kan ağlıyordu
babalar, analar,kardaşlar
Yetim-öksüz kalmıştı bir anda
nice,nice yavrular.
KOCAELİ-18.08.1999
Bedir KuşKayıt Tarihi : 16.7.2008 14:38:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Diz çöktüm,
bekledim ölümü
dört duvar arasında
Diline saglık
TÜM YORUMLAR (2)