15 Eylül'e Akrostij Şiiri - Mehmet İslami

Mehmet İslami
2472

ŞİİR


18

TAKİPÇİ

15 Eylül'e Akrostij

15 EYLÜL CÜMÜA’dan 10 MUHARREM 1438=11 EKİM 2016 SALI ARASINDA MİLLETE, DEVLETE YAŞATILAN KÂBÛS SITRATEJİSİNE

A K R O S T İ J

Ö yle on beş eylül ki iki bin on altıda
N ice yıllar bu hain silüet karaltıda
C ümüa bayram günü bu ihânet haltıda
E mânet beytül mâlle katlettiler milleti

O nbeş onaltı eylül cümüa’da kan aktı
C ümle âlem biliyor A.BE.DE. hazla baktı
A leni iki bin on altı’da nemrut ateşi yaktı
K oşarak meydanlara, hıfzettiler devleti
T arihlere şan veren necip, asil milleti
A lleme geçinenler bırakın cehâleti
K itâbı müjdelerken, bakarsınız eğreti
İ sterseniz biz tahkim ederiz adaleti

H ani Ashâbı kirâmın nûr ameli isar?
A kıncı beğlerini gören düşmanlar pısar
İ hânet şebekesi yer, tencereye kusar
N ene hatun mührünü düşman sırtına basar

D üşmanın uyuduğu görülmemiştir, kazâ
Ü zerinde, hiddetten tirtir titriyor fezâ
Ş ühedâ nöbettedir bin beş yüz yıldır kezâ
M ü’mine mükâfât var mürtedlereyse cezâ
A nadolu bu toprak Dîne anavatandır
N amûsunu korumak için dökülen kandır
L âyüsel ilâhî’nin ihsân ettiği şandır
A ksakallı mücâhid sadâkatli sultandır
R uzi mahşerde Ömer Halis’an kahramandır
I khârı düşmanların kısmetindeki şandır
N ûru İlâhi ile zifri aydınlatandır

F itnetüz zamanenin tam da on beş Temmuz’u
E rmeni Zerdüştlerin süzme homo domuzu
T ürkü esir ederek dikmek için boynuzu
Ö yle bir düzen kurmuş yahudilik zilleti

A dli İlâhidir bu şehâdetin rütbesi
D uyulur dört köşeden Halis demirin sesi
L eyl-inde, Neharında mücâhid kükremesi
I kmâh ehl-i deyyûsun kâbûsu olur süsü

H aradan çıkararak kâfîristana alıp
A hıra taktıkları yulara bağlı kalıp
İ çindeki şeytanı isteğince kullanıp
N âra giderler iken ayağı kora basar

P alikarya piyonlar proğramlanmışlardır
İ çlerindeki vicdan kazıyıp almışlardır
Y erine kini zerkedip aşılamışlardır
O nlara karşı mü’minler can adamışlardır
N eyleseniz karşınızda dik durur Mehemmed
U mud bitmez hâzîne va’dettiği de cennet

İ zni İlâhi âşkı Dini vatan uğruna
T op mermisi isâbet etse bile böğrüne
L â havle velâ kuvveh müsekkindir ağrına
 lem cevâba hazır cihâd için çağrına
F isebilillâh deyip vur münâfık mürtede

E zelden kadere yazılmış değildir zûlüm
D û âlemde Hakk’tan ayrılmak ölüm
E decektir tecelli, neyi ettiyse elim
C ekecek ettiğini, dediklerini dilim
E lin ne ettiğinden bana ne demedimse
K urtarmaz mahşer gün beni mizândan kimse

D evlet-i ebed müddetimizin sancağını
E le geçiren hain düşünmez ancağını
V elev ki kurmuş olsun kâfîr salıncağını
L evâzım-ı süknâ‘dır alıp oyuncağını
E linin arkasıyla vurduğunda kırınca
T eröristlik taslıyor solucanla, karınca

B üyüktür ceddim Osmanlının büyük başkanı
A ltedince davosta haini,i kaltabanı
Ş ehidler cennetinde alkışladı sultanı
K ansızdır bu dinsizler, sütü bozuk bozoklar
A nzavurun fosili nesebsizler, yozoklar
N ihâyetinde, cansız, var görünürler, yoklar
I ksâ doktriniyle çirkefi zillette çoklar
M ülkü dünyâ belleyip yiyen bok oğlu boklar
I stılahı perdâzla senaryosunu saklar
Z illetin sarmalında kıvranır açlar, toklar

R ayihâsı Cennetten gelir şühedâların
E celi gelen itler Camilerde duvarın
C is yaparken görüpte aldırmayan hıyarın
E ylediği bu fiil züldür bugün ve yarın
B arış Dedebağ gibi haini tımarlayın

T üfengin tetiğe basıp milleti katle
E mir aldım diyerek tevessül eden itle
Y onan dölü ermeni zerdüşler değmez adle
Y ıllardır kan emerek beslenen itle, bitle
İ çimizi kuruttu bizden sağdığı sütle
P e Ka Ka’ya Fetö’ye Silleyi vurup git de

E rlerin er meydanındaki Pehlivân başkan
R akiplerini tanır, damarlarda bozuk kan
D ünyâya ceddimizin, verdikleri şeref şan
O n beş Eylül iki bin onaltı sanmaktır, zan
Ğ urbanınım Bin beş Yüz yıldır düşmanlık vatan
A hmakların pirini Ömer Halis durduran
N ûr mücâhid Zekâi Aksakaldır vurduran

H akan ki mücâhiddir HAKK’a ittibâ eden
A slı şerefli ceddi düsturu üzre giden
K ahraman cengâverdir mücâhid-i dîn, deden
A kında serhatlerde at koşturması neden?
N izâmı âlem için dâvâ-i hakkı beden

F inlandiyâ Hollânda, Danimarka Nünberkden
İ ngiltere, Fransa gâvûristan, hep birden
D imyat pirinci için romanyaya giderken
A klını kaybetmişler, arar bulurum derken
N âra biletli senih terzi Dîne kıyarken

B irdir Âllâh bir tekdir yarattığı her şey bir
Aksakallı Sezâi hilkâtinden hürdür hür
R ahmanın rahmetinden şuayı verecek pir
I stıfâf eyleyince fosil hain başları
Ş erefle kucakladı onu ülküdaşları

D ağız diyen çukuru galbederek haraya
E liyle tımar edip dizdiğinde sıraya
D ediki ey hainler ümitlenmen kura’ya
E depsizler güruhu dişini kıra kıra
B iz buyuz diyordunu değilmiki gâvûra
A ğzınız açık kaldı ik’ayaklı camuzlar
Ğ aflete düçâr hain leşâsini omuzlar
I sısrsın birbirini domuz oğlu domuzlar

Zekâi Aksakallı’ya teşekkür hediye
E ntel haini katlet oğlum, gelince diye
K omutu verdiğinde Ömer Halisdemire
 lnından ortasında vurup onu katletti
İ lâhın huzûruna uçup giden atletti

A lem-i kemâlâtın özünde sahibisin
K ahramansın mücâhid şanlı komutan sensin
S akalın ak nûrdandır esrâr misâli ismin
A sılmıştır on sekiz bin âlemlere resmin
K ıdemli başçavuşun oğlun Ömerle cismin
A llâhü Tealâ’dan ferşte sâid kazılı
L eyl-ini tenvir edip erittirdin buzulu
L evh-inde ki: Zekâi Receb Ömer yazılı
I sdâr ettirdi, hain senih terzi kızılı

Ö yle bir Başçavuş ki er meydanına çıktı
M endebur yalaka baş, haine kurşun sıktı
E rmeni, türk kurşunu yiyince canı çıktı
R oketti sanki! Dağım diyeni yere yıktı

H ak ettiğin mareşâllik rütbesini alıp
A llâhü Tealâ’nın lütfûyla şehid olup
L eylâsı olan kurşun, senih terziyı bulup
İ nsan silüetinde keneralı öldürüp
S âadete garketti mü’minleri güldürüp

D ehr vurdu âhîrinde bunca haktan şaşkına
Erenlerin meftûnu olan cennet meşkine
M uhabet-i dînî HAK, vatan, millet aşkına
İ şmar edip hürriyet müjdesiyle beş güne!
R ûşen meş’alesiyle, varıp çıktı köşküne!

H ayâl âleminde kırık kanatla uçanlar
A lemi hakîkâtten derin diye kaçanlar
İ nanmış olsalardı, lâfla kefen biçenler
N ihâna ısmarlamaz milletin arzusunu
L itvanyada ararmaz ihânet muzusunu
E llerindeki güçde getirirler meclise
Ruhsatı verdi millet, hıfzedemez kilise
E ller idâma kalksın dendiğinde her kimse

İ tirâz eden varsa gönderiver kodese
D am başında saksağan, asılacak dedimse
 sacaksın çare yok Osmanlı diriliyor
M aharetini göster, oka yay geriliyor

İ nsân sûretindeki silüet yaratıklar
S anmayınız insândır, bunlar rahmden atıklar
L âkin ebî cedleri zekkûm salatalıklar
 lemde çok İSLÂMİ: böyle nuskû tutuklar
M ülevves kalasdır bu yontulmamış kütükler
İ çlerine doldurda kezzâbla beslensinler

Mehmet İslami
Kayıt Tarihi : 29.11.2016 21:59:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Mehmet İslami