12Bir Adam Müzesi Ekmekçisi: Fırıncömer

Ahmet Yozgat
2011

ŞİİR


6

TAKİPÇİ

12Bir Adam Müzesi Ekmekçisi: Fırıncömer

A/...
Sahici adı her ne ise unuttum
Fırıncömer derdik biz ona.
Avuçlarına hep ekmek ekmek hohlardı.
Sabahın köründe
Besmeleyle açardı taş fırınını.
Çam odunu yakardı.
Önce hamur hamur
Sonra ekmek ekmek kokardı.
Fırıncömer derdik biz ona.
Göze, nazara inanınrdı.
Dükkanın şafağına mavi boncuk takardı...
B/...
Biz Fırıncömer derdik ona
Ekmekler fırıncömer
Çıraklıktan yetişmeydi
Yani işi zeminden kavramıştı.
İri bilekleri kocaman elleriyle Fırıncömer
Sanki ateşten fırlamıştı.
Yanakları somun ekmek gibiydi
Öylesine şişkin ve tombuldu.
Fırıncömer esirgemezdi ustalığını.
Hep çırak yetiştirirdi.
Onun fırını fırın değil sayın ki bir okuldu...
C/...
Fırıncömer derdi ekmekler ona.
On yıl mı desem? Ya da otuz mu?
Fırıncömer hep ocağın başında.
Dilinde bozlak, elinde kürek,
Çıtır ve gevrek olurdu pişirdiği ekmekler.
Cömert bir adamdı.
Kediler ve köpekler onun artığıyla doyardı.
Asla çalmazdı belediye gramajından
Pişirdikleri hep aynı ayardı...
Ç/...
Sahici adı her ne ise unuttum
Ama o bizi unutmadı.
Hiç bir gün gönlünü ateşsiz
Kasabayı somunsuz bırakmadı.
Bir ağustos günüydü ölüverdi fırıncömer.
Hemen işbaşı yaptı çıraklar.
Devam ettirdiler işi.
Fırıncömerin gidişi pek duyulmadı.
Fırıncömer derdi simitler ona.
Adı unutuldu da onun
Ekmeğinin tadı unutulmadı.

Ahmet Yozgat
Kayıt Tarihi : 7.1.2006 23:39:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Ahmet Yozgat