......................................................''Sen bağrımı amansızca zorlayan siyahlık
.......................................................unutma
.......................................................öldürülmekten daha kuvvetlidir ölebilmek''
............................................................................................Nevzat ÇELİK
Ah 12 Eylül ah…
Neden geldin bu umutlar ülkemize bilmem ki..
“Bize ne irs-ı peder, ne servet ü ne cah kalmıştır,
Şuûr-ı hikmete karşı bir eyvallah kalmıştır'
Sultan Veled
Devamını Oku
Şuûr-ı hikmete karşı bir eyvallah kalmıştır'
Sultan Veled
BİR SEVDAYDI URGANLARA TAKILAN.... KUTLARIM EFENDİM...SAYGILARIMLA....H.CİHAN
12 Eylül birçok kişide derin izler bırakmış..Ve izleri de devam etmekte..Güzel ,anlamlı şiirinizi tam puanımla kutluyorum duyarlı yürek..saygılar
12.Eylül 1980
Düşünüyorum da şu insanları
Kimi neşeli dilediğince gülen
Kimi rüşvetle işini bitiren
Kimi de suskun
Çaresizliğine ağlayan
Pınar Atay 1977
Okulum bu sene malum olaylardan üç ay kapanmıştı.O sene zar zor ve çok kısa bir zaman aralığında yapılan yazılı sınavlardan sonra zamanından önce yaz tatiline girmiştim.
O sene çok canlar yanmıştı,çok canlar yitmişti.Elimizden gelen yoktu yitenlere ya yeni den yitecek olanlara…
Benim gençliğim sevememişti hiç alabildiğine haykıramamıştı sevdasını.Yiten canlar gibi sevdası da yitip gitmişti gençliğimin.Onların sevdası memleket olmuştu,yeşildi aslında sevdaları,maviydi belki de deniz kadar uçsuz bucaksızdı kim bilir.
Umutlarım vardı yeşil
Yemyeşil
Hayat
Tozpembe miydi acaba
Bilinmez ki
Denizin mavisiydi belki de
Sevdalar
Pınar Atay 1978
Geceleri sokağa çıkma yasakları başlamıştı.Sokaklar sessiz,sokaklar sakin.Hastamı hastaneye götüremem,teyzem arasa yetişin bayıldım öldüm dese gidemem.Neyse ki annem babam yanımda.
Ya da ben onların yanındayım.
Yalnız sokaklar
Yapayalnız sokaklar
Ve ben sokakların sokaklar benim
Yapayalnız işte ikimiz
Bazen konuşuyoruz
Dert yanıyoruz birbirimize
Derman arıyoruz yalnızlığa
İkimizde
Arkadaş oluyoruz birlikte
Ve ben sokakların sokaklar benim.
Pınar Atay 1979
Çiçeği burnunda yeni yetme bir memurdum.Görev aşkıyla yanan,bu gün git yarın gel demeyi bilmeyen henüz.Amirlerine saygılı,arkadaşlarıyla iyi geçinen ve çok sevilen bir memurdum ki
Arkadaşlarımdan yeni kız bebekleri olanlar benden dolayı pınar adını verdiler bebelerine.
Çalışma hayatımın en sevdiğim zamanıysa gece nöbetleri olmuştu.Benim gibi birkaç arkadaşla birlikte ezbere şiir okuma yarışına girerdik.En çok şiir okuyana kafadan izin verir onu bir saat dinlendirir yerine de biz çalışırdık.Bizim grubun arasında bir olaydı ve bunu kimse fark etmezdi.
O sabah erkenden kalktım saat dokuzda işe gidip arkadaşlarımdan Pazar nöbetini devir almam gerekliydi,uyku ağır bastı bir on dakika kadar daha uyuyup kalkacaktım ki annemin salondan gelen çığlığıyla yerimden fırladım.Radyodan Bir başkadır benim memleketim şarkısını söylüyor Ayten Alpman.Hemen pencerelere koşuştuk mahalle asker dolu,her apartmanın başında bir grup asker var.Nöbete gideceğim işe geç kalmak olmaz ki nasıl yapayım,ne edeyim hemen telefona sarıldım haber vereceğim ya arkadaşlara gelemeyeceğim diye.Onlar geceden toplanmışlar meğer ne bileyim ki,gençliğimde ilk defa askeri bir darbeyle karşılaşıyorum,aaa telefonlar kesilmiş çalışmıyor.Olur mu böyle hem telefon hizmet memuru olacaksın hem de elinden bir şey gelemeyecek ne acı bir durum.Gençlik işte daha sonraları hayatımızda çok çok çok daha acılı günler yaşadık ve yaşıyoruz.Telefonun kesilmesi de neymiş.
Arkadaşlara ulaşamadım o gün işe de gitmedim tabi.Televizyon ve radyo başından da ayrılmadık ailece.
Sabah kahvaltısı için ekmek yok,bakkallar kapalı.Annem evde olan unla bir şeyler yapıverdi hemen.
Öğlen yemeğini de geçiştirdik.Endişeli beklememiz devam ederken gelen askerler tarafından evimiz denetlendi.Of ya babamın bile girmediği odama askerler girmişti.Bu nasıl bir darbeydi böyle anlamadım gitti.
Daha dün askerlerimizi aileleriyle görüştürmüştüm.Onlara konuşma bağlamıştım.Hangisiydi acaba yarım saat fazladan görüştürdüğüm asker bilinmez ki.Memhetti işte benim Mehmetlerimden di.
O gün akşama doğru eve gelen telefonlayarın sabah işe gideceğimi öğrendim.Apartmanın kapısına gelen askeri bir aracla görev yerime nakledildim.
12.Eylül.1980 Pazar günü yaşadıklarımı ömrüm boyunca unutmayacağım.Bu tarihten sonrasını ise yani 1980 sonrasını ise asla unutmayacağım.Bu tarihten sonra on sene kadar şiir ve öykü yazmayı bıraktım.Yazmadım.
Güneş mor kızıllıklar içinde batıyor mor dağların arkasında
Ve ben seni yaşıyorum sürmelim mor kızıllıklar içinde
Belki kaç uzun yıl batacak güneş ve ben seni yaşayacağım
Kaç uzun yıl mor kızıllıklar içinde sürmelim.
Oğlum Mehmedime
Pınar Atay 1989
9 eylül 2008 Gaziantep
Pınar Atay
Ah 12 Eylül..
Döktüğün kanlar adına söyle
Kutsal sevdamızın yiğitlerini ipe çektiğin
Darağaçların adına,şafaklar hatırına
Ülkem adına,halkım adına,uygarlık adına söyle
Şimdi mutlu musun?
En büyük acıdır kökteki sancıyı duyarak yaşamak
Sen de duyuyor musun
Yedin bitirdin ekmeğimizi
Apoletsiz ressam gibi uyuyor musun?
Zalimsin sen
Halk düşmanısın sen
Her güz biraz daha da büyüttüğümüz
Hesabı mutlaka sorulacak
Nefretim olduğunu biliyor musun?
duyarlı yüreğinizi kutluyorum inşallah o acı günleri bir daha yaşamaz benim memleketim saygılar.
Apoletsiz ressam gibi uyuyor musun?
Zalimsin sen
Halk düşmanısın sen
Her güz biraz daha da büyüttüğümüz
Hesabı mutlaka sorulacak
Nefretim olduğunu biliyor musun?
kimse bilez kimesnenin kimesneye nittügün //akrep etmez akrabanın akrabaya ettigün
şiiri okuyunca bunlar geldi aklıma ve daha niceleri geçmişin sancılarını görmeden birde işlerine gelen olduğunda bunların avukatlığına soyunanlar yokmu Dünyada türünün son örneği bunlar Allah'tan hak ettikleri yeri bile dolduramayan bunların başa geçme şansı sıfır
oldukça bir adım yol almakta mümkün değil eyvallah üstadım eyvallah yaramı açtın yine selamlarımla
Dillerin sustuğu an mı desem... Bu acı aklı başında hiç kimseden geçmedi. Şiir harikaydı efendim. Saygılar
EYLÜL DÜ BİR GECE ÖNCESİ BİR FİLİZ IŞKIN VERMİŞTİ UMUTLARIN ÖTESİNDEN ERTESİ SABAH SONSUZ MUTLULUĞA ADIM ATACAK BELKİDE KISKANILACAK DERECEDE MUTLU OLACAKTIK..SABAH KALKTIĞIMIZDA RADYOLARDA HASAN MUTLUCAN KAHRAMANLIK TÜRKÜLERİ SÖYLÜYOR YANILIP ŞAŞIP SOKAĞA ÇIKAN BİR KAÇ KİŞİYİ ASKERLER HEMEN CEVRELİYORDU .ÜLKE KAHRAMANCA KURTARILMIŞ YÖNETİME EL KONMUŞTU ...CAHİLDİM İYİ BİRŞEY HERHALDE DEDİM KENDİMCE NİCE FİDANLARI ÇİĞNEYEN PALETLERDEN HABERİM OLMADI ..NİCE YIKILAN UMUTLARI BİLEMEDİM ..KIYILAN CANLAR SÖNEN OCAKLAR BİLGİM DAHİLİNDE DEĞİLDİ ..BEN SADECE BENİM SÖNEN UMUTLARIMDAN HABERDARDIM ..EYLÜL BENİDE BİRAZ YARALADI SİYASİ DEĞİL BU YARA BELKİ AMA DERİN ...
Sürgünlerimizi bir filizkıran fırtınası gibi kurutan
Kimliksiz ruhsun sen
Kendi kökümüzle geleceğe akarken
Önce göklerimizi kararttın
Böldün
Parçaladın
Gülerek öldürdün
Bin parçaya bölerek
Lime lime ederek bizi
Boz bulanık dereler gibi akıttın etlerimizi ....alkışlar diyorum hakikat dolu dizgin sinmiş mısralara
şiirsellik olarak beğenerek okudum tebrikler sanat adına..
okumak güzeldi....kutlarım....
Bu şiir ile ilgili 94 tane yorum bulunmakta