Her yer loş bir karanlık içindeydi.Cerrahpaşa'da acil servisin üst katındaki ameliyathanenin koridorunda tekerlekli bir sedyede yatıyordum.Saat gece 01:00 dolayında olmalıydı.Kazanın üzerinden yaklaşık onbeş saat geçmişti.
...................
Önce karga tulumba bir arabanın arka koltuğuna,oradan Sarıyer devlet hastanesine,orada kıçıma bir ağrı kesici iğne,sonra külüstür bir ambulansla Şişli hastanesine.
...................
Ağustos'un sonlarına doğru çok sıcak bir pazar günüydü,sahil yolu sıkışıktı,benim belim kırılmıştı,ambulans zıplaya zıplaya ve adım adım ilerliyordu.İkinci durak Şişli hastanesiydi,bir sürü film çektiler,ite kaka oradan oraya götürüp getiriyorlardı,inledikçede azarlıyorlardı.Sonra tekrar aynı ambulansa bindirip Cerrahpaşa'ya sepetlediler.
....................
Gözlerimin içi kazada kömür tozu ve toprakla dolmuş biber gibi yanıyordu,kafamda birkaç delik,ayklarım yanmış ve her yanım yara bere içindeydi.Ne haldeydim bir ben biliyordum.
Aradan onbeş saat geçmiş saat gecenin biri olmuştu,bu loş karanlıkta beni unuttular zannediyordum.Sakin olmaya çalışıyordum,olan olup bitmiş,giden gitmişti.Gidemeyende zaten buradaydı.
Ara sıra artık bir daha asla eskisi gibi olamıyacağımı düşünüyor,ümitsizliğe kapılıp herşeyin bittiğini hissederek,yaşamla ölüm arasında gidip geliyordum.Bu da bir çeşit manevi ölümdü.
Bu bilinmezliğin bitmesini istiyordum.Bu yaşamdan elimi eteğimi çekmek istiyordum.Artık bundan sonra yaşamak bana lükstü.Kendi kendime ''Allah'ım suçum neydi,bu bela başıma nerden geldi diyip duruyordum''.
Beyaz buruşuk bir çarşaf altında çırılçıplaktım.Üzerimdekileri makasla keserek çıkarmışlar,birde sonda takmışlardı,acı içinde üzgün,bitmiş ve yorgundum,dokunmaslarda ebediyen uyusaydım.Kısacası halimden durumumdan hiç de memnun değildim!
.............
Saatlerce süren ameliyatımdan sonra aylarca yatak ve yıllardır bir koltuğun baş köşesi.Bunada şükür.Bir parçacık düzeldim.
Ama hiçbir şey eskisi gibi olmadı ve olmayacak.
Çünkü,onsuz yaşamak zorunda olduğum için mutsuzum,umutsuzum...
(24 Mart 1994)
(Aklımda kalanlar)
Birol HepgülerKayıt Tarihi : 8.3.2007 16:15:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Birol Hepgüler](https://www.antoloji.com/i/siir/2007/03/08/111-cerrahpasa.jpg)
Değilse çok çok geçmiş olsun Sn Hepgüler.
Özellikle final çok etkiledi. Ne denebilir, herşey biz insanlar için. duyguyu okuyucuya çok kolay geçirebilen bir yazı olmuş.
Yüreğinize sağlık.
Saygılarımla...
Ama hiçbir şey eskisi gibi olmadı ve olmayacak.
Çünkü,onsuz yaşamak zorunda olduğum için mutsuzum,umutsuzum...
..
çok çok geçmiş olsun dost
yüreğin sağ olsun yeter..
şiir, yürekle yazılır...
TÜM YORUMLAR (22)